Duke Üniversitesi'nin Cell Stem Cell dergisinde yayınlanan araştırmasında, anne sütünün yeni bir faydasının keşfedildiği duyuruldu. Ses getiren çalışmaya göre, anne sütünde yeni tanımlanan bir yağ, prematüre bebeklerde görülen serebral palsi riskini düşürüyor.
Çocuklarda en sık görülen motor bozuklukluğu hastalığı olan sereblal palsi için ABD'den umut verici bir haber geldi.
Duke Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, anne sütündeki yağ molekülünün, beyinde başlayan ve fiziksel aktiviteleri engelleyen sereblal palsi hastalığını önlemeye yardımcı olan hücreleri çoğalttığını buldu.
Eğer anne sütündeki yağ molekülleri ilaca dönüştürülürse, ABD'de her yıl yaklaşık 10 bin bebeğin yakalandığı sereblal palsi hastalığının riski azalacak.
Duke Üniversitesi'nden Dr. Eric Benner şunları aktardı:
"Çocuklar için, özellikle de tıbbi açıdan hassas çocuklar için tedaviler geliştirmek, çok zor çünkü güvenlik endişeleri var.
Bu molekülün, prematüre bebekler için güvenli bir şey olan anne sütünde bulunması son derece cesaret verici.
Söz konusu yağ molekülü, yeni doğmuş fareler üzerinde test edildi ve güvenli olduğundan iyice emin olunduktan sonra çocuklarda da denenecek.
Molekülü deneyeceğimiz bebeklerin çoğu, anne sütü içmelerini engelleyen gastrointestinal problemlere sahip.
Anne sütündeki yağların çocuğun beyin gelişimine fayda sağladığı biliniyor ancak anne sütünde birçok yağ türü var. Bu yağ molekülü, beyne girerek, kök hücrelere bağlanıyor ve vücudun onarım sistemini devreye sokuyor.
Daha sonra bu kök hücreler, merkezi sinir sisteminde beyaz madde üreten oligodendrositleri üretiyor. Böylelikle beyaz cevher, çocukların hareket etmesini önleyen bir nörolojik hasar olan sereblal palsi riskini azaltıyor.
Araştırmanın baş yazarı Dr. Agnes Chao, "Bu buluş, risk altındaki tüm erken doğmuş bebeklere güvenle uygulanabilecek devrim niteliğinde bir tedavidir'' sözleriyle oldukça heyecanlı olduğunu belirtti.
Anne sütünün faydaları
Bebeğin ilk aşısı olarak nitelendirilen halk arasında ağız sütü olarak bilinen koyu sarı renkli ilk üst 'kolostrum' çok değerlidir. İlk beş günde üretilir. Damla damla gelir. Bebeğin dış ortamdaki hastalık yapan mikroplara karşı korunmasını sağlar. Enerji ve protein içeriği yüksektir.
Anne sütü içerisinde hastalıklardan koruyucu hücreler ve proteinler bulunur. Anne sütü ile beslenen bebeklerde zatürre, orta kulak iltihabı, menenjit, ishal gibi bulaşıcı hastalıklara bağlı ölümler daha az görülür, hastalıklar daha hafif geçirilir.
Yenidoğana anne sütü dışında herhangi bir yiyecek ya da içecek verildiğinde anne sütünün koruyucu etkisi düşmekte ve hastalıkların görülme riski artmaktadır. Bu nedenle gerekmedikçe bebeğe anne sütü dışında herhangi bir besin (su dahil) verilmemelidir.
Anne sütünün sindirimi kolaydır. Bebekte sağlıklı bağırsak florası (mikrobiyata) gelişmesini sağlar, iç organların olgunlaşmasına yardımcı olur. Bebeklerin gaz sancıları daha az olur
Anne sütü ile beslenen bebeklerin ruhsal, bedensel ve beyin gelişimleri daha iyi olmaktadır. Bebeklerin zekâ puanları yükselmekte, gelişimsel sorunlar daha az görülmektedir. Anne sütü ile beslenme otizm ve dikkat eksikliği gelişme riskini azaltır.
Anne sütü alan bebeklerin bağışıklık sistemi daha güçlüdür, bebeğin aşılara yanıtı daha iyi olur. Ayrıca emerken hassasiyet azalmakta, aşı yapılırken emzirilen bebekler daha az ağlamaktadır.
Anne sütünün tadı annenin yediklerine göre değişiklik gösterir. Bu durum tamamlayıcı besinlerin bebek tarafından kabulünü kolaylaştırır.
Anne sütü ile beslenme erken doğan bebekler için de önemlidir. Bebeklerin bağırsak gelişimini kolaylaştırır. Anne - bebek ilişkisini güçlendirir.
Çocukluk çağı lösemileri gibi bazı kanserlere, çölyak, diyabet, alerjik hastalıklar gibi pek çok kronik hastalıklara karşı koruma sağlar. Göz sağlığı, çene ve diş gelişimini iyi yönde etkiler.
Sereblal palsi nedir?
Serebral palsili çocuklarda yutkunma ve göz kasları ile ilgili problemler de mevcuttur. Bu kişiler göz kaslarını koordine şekilde çalıştıramadıkları için herhangi bir nesne üzerine odaklanmada sorun yaşarlar. Serebral palside kasların çalışması ve fiziksel aktivite üzerindeki kısıtlanma durumu kalıcıdır.
Bu problemler ilerlemezler ve sorunun kaynağı olan beyin hasarı bebek henüz anne karnındayken bile meydana gelebilir. Bu problemlere ek olarak serebral palsili bireylerde epilepsi, entelektüel problemler, beslenme ve iletişim sorunları da ortaya çıkabilir.
Anormal refleksler, vücudun gevşekliği, gövde ve ekstremitelerde sertlik, duruş bozuklukları ve yürüme bozukluğu, serebral palsili çocuklarda görülebilen belirtiler arasında blunuyor. Serebral kelimesi beyin anlamına gelir. Palsi ise hareket zayıflığı ve felç durumunu ifade etmek için kullanılır. Serebral palsi ya da diğer bir ifadeyle beyin felci, temel olarak kasların tonusunu, hareketini ve kişinin motor becerileri etkileyen bir problemdir.
SAĞLIK 08 Ağustos 2023 Salı, 17:24
Benzer Haberler