Bursa'da 1 Mayıs yürüyüşü!

Bursa'da 1 Mayıs yürüyüşü!https://t.co/nck7ntTYe5#bursa #1mayıs #yürüyüş #işçi #1MayıstaAlanlardayız pic.twitter.com/6lPUy4OCqB

-- Başka Gazete (@baskagazetecom) May 1, 2025

Bursa'da 1 Mayıs yürüyüşü...

Bursa'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde yurttaşlar Atatürk Stadyumu Kütüphanesi önünde toplandı.

Emek örgütleri, sivil toplum kuruluşları, sendikaların da katıldığı buluşmada Kent Meydanı'na yürüyüş düzenlendi.

Bursalılar yürüyüşün ardından Kent Meydanı'nda toplandı.

Bursa'da gerçekleşen 1 Mayıs yürüyüşüne Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, CHP Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Hasan Öztürk, CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Harmancık Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan da katıldı.

Bursa'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü programı dolayısıyla binlerce emekçi biraraya geldi.

DİSK ve KESK'e bağlı sendikalar, TMMOB, sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler ve bu kuruluşlara bağlı gençlik kolları oluşumlarının katıldığı kortej yürüyüşü renkli görüntülere sahne oldu. Osmangazi İlçesi Atatürk Stadyumu Kütüphanesi önünde toplanan binlerce emekçi, davul zurna eşliğinde halaylar çekerek büyük bir coşkuyla 1 Mayıs'ı kutladı.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, 1 Mayıs kortejlerini gezerek işçilerle sohbet etti.

Yürüyüş boyunca "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Hak, hukuk, adalet", "Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Bu daha başlangıç, mücadeleye devam" sloganları atıldı.

Bir saate yakın süren yürüyüş, grupların ıslıklarla Kent Meydanı'na giriş yapmasıyla sona erdi.

DİSK 3 nolu Şube Başkanı Dilek Çelik, 1 Mayıs basın açıklamasını okudu. Açıklama şöyle:

"Kadınların güvencesiz çalışmaya mahkum edilmediği, ayrımcılığa uğramadığı bir hayat mümkün. Ülke kaynaklarının sermaye için, rantçılar için, savaş için siyasi rakipleri tasfiye etmek için değil 86 milyonu insanca yaşatmak için kullanıldığı bir ülke mümkün.

Hepimizin tüm renklerimizle eşit yurttaşlar olduğumuz, bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşadığımız bir hayat mümkün. Çocuklarımızın okula aç gitmediği, öğretmenlerin bir gecede sürgün edilmediği, diplomalarının tek kişinin emriyle iptal edilmediği bir ülke mümkün. Yıllardır çalışıp, okullar bitirip en zor sınavları geçip mülakatta tek adama sadakat sınavına maruz kalmadığı, kazanılmış haklarımızın korunduğu bir hayat mümkün. Gazetecilerin, sendikacıların, sanatçıların, akademisyenlerin, belediye başkanlarının, muhalif siyasetçilerin, gençlerin hapse atılmadığı özgür bir Türkiye mümkün.

Ranta değil doğayı ve yaşamayı koruyan bir ülke mümkün. Bir kişinin değil, kayyumcuların değil, halkın söz ve karar sahibi olduğu bir düzen mümkün. Gerçek bir demokrasi mümkün. Bugün Türkiye'nin dört bir yanındaki yüzlerce bir Mayıs alanlarında aynı anda hep beraber ilan ediyoruz; emeğin, demokrasinin, adaletin, barışın, eşitliğin, laikliğin, özgürlüğün, kardeşliğin egemen olduğu bir düzeni kuracağız.

Yeter ki tek başına olmadığımızı bilelim. Kurtuluş için hep beraber olalım. Yeter ki hep beraber yürüyenlerin sesini duyuralım. Birleşik mücadelenin gücünü gösterelim.

Yarından tezi yok buradan ayrılır ayrılmaz, nerede çalışıyorsak, nerede yaşıyorsak, nerede mücadele ediyorsak, orada örgütleneceğiz. Gücümüzün birliğinden geldiğini bilerek, örgütlenerek kazanacağız. Birleşe birleşe kazanacağız. Halkın birleşik mücadelesi kazanacak, mutlaka ama mutlaka biz kazanacağız.

Adalet kazanacak, barış kazanacak, kardeşlik kazanacak, emek kazanacak. Bu ülke, bu halk kazanacak. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz."