Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), PTT taşeron işçilerinin kurduğu bağımsız sendika PTT-SEN'in toplu iş sözleşmesi (TİS) hakkının ihlal edildiğine ilişkin bir rapor yayımladı. ILO Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi tarafından hazırlanan raporda, yaşanan hak ihlallerinde Türkiye hükümetinin sorumluluğuna dikkat çekildi.
2019 yılında PTT taşeron işçileri tarafından kurulan ve herhangi bir konfederasyona bağlı olmayan PTT-SEN, işkolu barajını aşarak toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili sendika konumunu korudu. Sendika, PTT'den ihale alan çok sayıda taşeron şirkette çoğunluğu sağlayarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan yetki belgeleri aldı.
PTT-SEN'in açıklamasına göre, Berteks şirketinde toplu iş sözleşmesi süreci tamamlandı ve çalışanlara geriye dönük TİS farkları ödendi. Erhanlar şirketinde ise sürecin iflasla sonuçlandığı, şirketin faaliyetini sonlandırarak işçilerin alacaklarını ödemediği belirtildi. Diğer taşeron şirketlerde yürütülen yetki süreçlerinin ise itiraz davaları ve ihale sürelerinin sona ermesi nedeniyle fiilen sonuçsuz kaldığı ifade edildi.
Sendika, örgütlenme faaliyetleri nedeniyle yöneticilerinin haksız şekilde işten çıkarıldığını, açılan davaların sendika lehine sonuçlanmasına rağmen yargı süreçlerinin gecikmesi nedeniyle işverenlerin avantaj sağladığını kaydetti. Son dönemde bazı şirketlerin işkolu değişikliğine giderek sendikal örgütlenmenin önünü kesmeye çalıştığı da vurgulandı.
2024 yılında ILO Türkiye Ofisi ile yapılan görüşmelerin ardından dosya Cenevre'deki ILO Merkez Ofisi'ne taşındı. Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi'nin detaylı incelemeler sonucunda hazırladığı ve 3 Aralık 2025 tarihinde yayımlanan raporda, yaşanan ihlallerin giderilmesi ve devam eden hukuki süreçlere ilişkin bilgilerin ILO'ya iletilmesi Türkiye hükümetinden talep edildi.
Türkiye hükümetinin ILO'ya sunduğu savunmada sürecin "münferit" olarak nitelendirildiği aktarılırken, PTT-SEN yaşananların sistematik bir hak kaybı olduğunu savundu. Sendika, özellikle yetki itirazları, ihale bitimleri ve işkolu değişikliklerinin örgütlenmeyi engellemek amacıyla kullanıldığını belirtti.
PTT-SEN, yayımlanan ILO raporunun yalnızca sendika açısından değil, Türkiye'de sendikal mücadele yürüten tüm kesimler açısından önemli bir kazanım olduğunu vurguladı.
PTT-SEN'in resmi internet sitesinde yayınlanan yazının tamamı ise şu şekilde:
"Uluslararası çalışma standartlarını belirleyen Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) sendikamız PTT-SEN'in yaşamış olduğu toplu sözleşme hakkı gaspına dair ve bu konuda Türkiye Hükümetinin sorumluluğunu işaret eden çok önemli bir rapor yayınladı. Rapor sadece sendikamız açısından değil, Türkiye'de sendikal mücadele veren tüm kesimler açısından kayda değer bir başarıdır.
PTT-SEN kurulduğu 2019 senesinden bu yana iş kolu barajı üstü kalarak toplu iş sözleşmesi(TİS) yapmaya yetkili sendika konumunu korumuştur. Yönetiminin ve örgütlenmesinin temelini PTT taşeron işçileri oluşturmuş, hiçbir konfederasyona bağlanmayı tercih etmemiş, bu başarıyı cüret eden, sendikayı kuran ve destekleyen PTT taşeron işçileri ile birlikte yapmıştır.
Bağımsız sendikacılıkta bir ilke imza atmıştır.
Kurulduğu günden bu yana PTT'den ihale alan taşeron şirketlerden Metroyol, Berteks, Erhanlar, Saf ve Avrasya adi ortaklığı, Park Konak, UFS, Latin Atçı ortaklığı şirketlerinde çoğunluğu sağlamış, Çalışma Bakanlığına yetki başvurusunda bulunarak yetki belgesi almıştır.
Berteks ve Erhanlar şirketlerinde süreci tamamlamış, Berteks şirketinde çalışanların TİS farkı geçmişe dönük çalışanlara yatırılmış, Erhanlar şirketi iflas göstererek kaçmış, çalışanların da alacaklarına çökmüştür. Geriye kalan tüm girişimlerimizde yetki itiraz süreçleri şirketlerin ihale bitiminden sonra sonuçlanmış veya şirketlerin ihalesi bitse de davaları devam eder durumdadır.
Kuruluşumuzdan itibaren bu başarıları sağlamamız kimi kesimleri rahatsız etmiş yönetimimizin haksız şekilde işten çıkarılması gibi süreçlerle de karşılaşsak da mücadele etmeye devam ettik. Tüm yargı kararları lehimize sonuçlansa da geç gelen kararlar şirketlerin kazancına dönüşmüş çalışanların TİS'ten kaynaklı kazançları bürokrasi, yargı boşluklarından yararlanan şirketler tarafından işçinin alacağına çökme pratiğine dönüşmüştür.
Son dönemlerde şirketler iş kolu değişikliğine giderek örgütlenmenin tamamen önüne geçme çabalarını sürdürmektedir. Tüm bunlara karşı sendika olarak yargı, bürokrasi kanallarını da sonuna kadar kullanmaya devam ediyoruz.
Bununla beraber, 2024 senesinde ILO Türkiye Ofisi ile Ankara merkezlerinde yaptığımız görüşmede sendikamızın ve üyelerimizin yaşamış olduğu hak kayıplarını dile getirdik. Kendilerinin de desteğini alarak konuyu Cenevre ILO merkez ofislerine, Örgütlenme Özgürlüğü Komitesi'ne taşımış bulunuyoruz. Komite'nin detaylı inlemeler sonucunda hazırlamış olduğu ve sonucunda lehimize kanaat bildiren rapor 3 Aralık 2025 günü yayınlanmıştır.
Raporda özetle sorunların giderilmesi ve hukuki dava sonuçlarının ILO'ya bildirilmesi Türkiye hükümetinden istenmiştir. Türkiye hükümeti ILO'ya verdiği savunmada yaşadığımız süreçleri münferit bir olay olarak değerlendirerek sorumluluğunu kabul etmemektedir. Dahası ILO başvurumuz sonrasında gerçekleşen süreçte bile, sırf örgütlenmemizin önüne geçmek maksadıyla, işveren ve sarı sendikaların istekleri doğrultusunda, binlerce üyemizin çalıştığı iş kolu değiştirilerek hile ile örgütlenmemiş kırılmak istenmektedir.
2022-2024 arası ihaleyi kazanan Latin Atçı ortaklığı ve UFS şirketlerinde tüm ayak oyunlarına rağmen çoğunluğu sağlayarak aldığımız yetki belgelerine yapılan haksız itiraz davaları devam etmekte iken şirketlerin ihalesi bitmiştir. Bu ve benzeri çok sayıda örnek bizlere bunun münferit bir olay değil, sistematik devam eden bir hak kaybı olduğunu, hukuk sisteminde işverenlere açılan alanların işverenlerce örgütlenmeyi kırmak için fütursuzca kullandıklarının en açık göstergesidir.
Sendikamız PTT-SEN tüm zorluklara, hukuki ve fiili engellemelere rağmen, yıllarca süren mücadelesi ile haklılığını ve meşruluğunu hem Türkiye işçi hareketi nezdinde hem de uluslararası mecralarda göstermiş bulunmaktadır. Yayınlanan ILO raporu yalnızca sendikamız PTT-SEN için değil tüm sendikal hareket ve işçi mücadelesi açısından kayda değer bir başarı olarak değerlendirmekteyiz.
Günümüz bağımsız sendikacılıkta birçok ilki tecrübe eden bir sendika olarak, sahip olduğumuz özgün konumun ve omuzlarımızda taşıdığımız ağır sorumluluğun farkında olarak disiplin ve özveriyle hareket etmekteyiz.
PTT taşeron işçileri ile birlikte olmaz denilen nice şeyi oldurduk, inanıyoruz ki gasp edilen toplu sözleşme hakkımızı da alacağız!
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz."
ILO'nun yayınladığı rapora ulaşmak için tıklayınız.
GÜNDEM 30 Aralık 2025 Salı, 13:10
Benzer Haberler