CHP lideri Özgür Özel komisyon kararını açıkladı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nu Silivri'de Marmara Cezaevi'nde ziyaret etmek için Silivri'ye gitti.

Özel burada, İBB soruşturmasında tutuklanan Genel Sekreter Yardımcısı Gürkan Akgün ve Sinem Keleş'in nikah törenine katıldı. Özel, nikah şahitliği yaptı.

Törenin ardından konuşan Özel, yine cezaevinde evlenen tutuklu İPA Başkanı Buğra Gökce'nin nikah fotoğraflarının verilmediğini anımsatarak, aynısının gerçekleşmemesi için uyarıda bulundu.

"TUTUKSUZ YARGILAMA, CANLI YAYIN, İDDİANAME"

CHP lideri Özgür Özel'in Silivri ziyareti sonrası yaptığı açıklamalardan öne çıkanlar şöyle:

"Bu rejime minnet edenin Allah belasını versin. Bu kadar net söylüyorum. 19 Mart darbecilerine karşı bir kez daha bilenerek çıktım, bu da onlara dert olsun. Bundan sonraki süreçte tutuksuz yargılama dışında, tamamı canlı yayımlanan duruşma dışında ve bir an önce hazırlanacak iddianame dışında bir talebimiz, beklentimiz yok. Bu AK Toroslar ne zaman iddianameyi yazacaklar, o zaman yakamızdan düşecekler. Ben onları sonra bulacağım, hiç merak etmesinler."

"AK TOROSLAR BİRBİRİNE GİRMİŞ DURUMDA, KAVGA EDİYOR"

"Cunta panik halinde, bir iddianame yazacaklar, elleri ayakları birbirine dolanmış halinde. TRT'yi AA'yı kullanarak partizanca tutumlarla iftira atıyorlar. Attıkları iddiaların birini ispatlayabilecek değiller. AK Toroslar çetesi birbirilerine girmiş durumda, kavga ediyorlar. Şaşırıyorsanız, hiç şaşırmayın. Karman çorman yaptılar. Şimdi iddianame gelecek, biz onları yargılamaya başlayacağız.

TRT'de iki gece konuştu, A Haber'de elinde çubukla anlattı, CNN'de bilmem ne yaptı, hadi bakalım yaz bir kağıda, somut ispatla. Biz de bu iddianame üzerinden AK Toroslar çetesini yargılayacağız. Dün birbirileri ile kavga ederken ağızlarından küfür çıkmış, birbirlerine girmişler. Moralleri bozuk, 19 Mart darbecileri kaçacak yer arıyorlar."

SORULARI YANITLADI

Özel, konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

İBB soruşturmasına yönelik iddianameye ilişkin bir soruya Özel, "İddianame yazılamama sorunu ile karşı karşıyayız. Sayın Bahçeli'nin söylediği, vicdanlı hukukçuların söylediği bir şey var. 'Tavı kaçtı. Bu kadar uzun tutukluluk ve iddianame yazılmaması tavı kaçan soruşturmalar' diyor. Kendileri seneye kadar yazılsa yazsan yazılmaz bu iddianameler, 'Ne yapacağız?' diyorlar" yanıtını verdi.

Özel, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek arasında iddianame konusunda çıkmazlık olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Yılmaz Bey, aynı duygudayız, bu arkadaşların yaptığı iş değil sen HSK'nin başkanısın, bence olmamalısın ama kaçamazsın" dedi.

KOMİSYON KARARINI AÇIKLADI

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM'de kurulacak komisyona ilişkin 'ilk kez açıklıyorum' diyerek şöyle konuştu:

Bunu şimdi burada ilk kez açıklıyorum. Ben zaten cezaevindeydim. Sayın Meclis Başkanı Cenevre'de, Grup Başkanvekilimizin telefonu Grup Başkanvekilimizle telefonla arayarak nitelikli çoğunluğun Cumhuriyet Halk Partisi'nin olmazsa olmazı nitelikli çoğunlukla karar almanın, meclisin kuracağı kendi çağrısıyla kurulan bu komisyonda benimsendiğini, kararların nitelikli çoğunlukla alınacağını, bu kapsamda, bizim beklediğimiz resmi açıklamanın kendisi tarafından yapıldığını, bunun da iletişimini yapabileceğimizi söylemiş.

Sayın Murat Emir bana aktardı. Ben de size aktarıyorum.

Yani AK Parti, MHP veya yani işte 50 kişi komisyonda 26'nın bulunmasıyla karar verilmesini sağlıklı bulmuyordu. Nitelikli çoğunlukla ki meclis komisyon ilk toplantısında bunun usul ve esaslarını belirler, karar alınacak olması bizim açımızdan önemlidir.

Cumhuriyet Halk Partisi bu komisyona gerekli görevlendirmeyi yapacak. Gerekli isimleri yarın süresi dahilinde 10 arkadaşımızı görevlendireceğiz, bildireceğiz.

Bu komisyonda görev yapacağız. Buradan bir kez daha ifade etmek isterim ki Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin kurucu partisi'dir.

Cumhuriyet fikrinin partisidir. Cumhuriyet Halk Partisi hukukun üstünlüğü fikrinin partisidir, hesap verilebilirliğin partisidir ve şeffaf zeminin partisidir.

O yüzden Cumhuriyet Halk Partisi'nin bulunduğu komisyondan kimse korkmasın, bulunmadığı komisyondan korksun. Efendim Cumhuriyet'in kolonlarını kesiyorlar.

Kolonunun üstüne çivi çaktırmayız. Resim için kolonun üstüne çivi çaksın, karşısında bizi bulurlar. O yüzden herkes rahat olsun.

Bu komisyon bir Anayasa Komisyonu değildir. Tutumumuz nettir. Anayasaya uymayanla Anayasa yapmayız. AİHM kararı duruyor. Kavala arkada yatıyor. Anayasa Mahkemesi kararı duruyor. Can Atalay arkada yatıyor. Anayasa Mahkemesi kararları duruyor. Gezi'den arkadaşlarımız içeride yatıyorlar. Daha önce defalarca beraat kararları duruyor. İçeride yatıyorlar. Dünya kadar kovuşturmaya gerek yok dediği halde ya da yargılayıp beraat ettirdiği halde KHK'dan ihraç edilmiş insanlar görevlerine iade edilmiyorlar.

Anayasa'ya uyacaksın, AİHM kararlarına, AYM kararlarına, mahkeme kararlarına uyacaksın. Sonra geleceğim benle Anayasa yapmayı konuşacağız.

O yüzden biz bu komisyona çatır çatır görev yapmaya, demokratikleşme üzerinden mücadele etmeye, hem bütün siyasi tutsaklar için mücadele etmeye, her türlü hukuksuzluk, her türlü anayasal hak ihlali için mücadele etmeye, yeni bir demokratik açılımı sağlamaya ve çözülecekse bütün sorunların bunun üzerinden Kürtlerin sorunlarının, Alevilerin sorunlarının, ezilenlerin dezavantajlı sorunlarının bunun üzerinden çözülmesi için mücadele etmek üzere giriyoruz.

Bu mücadeleye olanak vermediler. Başka bir şey yapmaya kalktılar. Biz bu komisyona katolik nikahı kıymıyoruz. Bu da son derece net. Ayrıca Erdoğan'ın konuşmalarından 11 kez üst üste Kürt, Türk, Arap. Kürtlerin temsilcisi Dem, Türklerin temsilcisi MHP, Arapların temsilcisi de Erdoğan. Böyle bir bunu Dem de ret dedi zaten. Böyle bir Bermuda Şeytan Üçgeni'nin içine Türkiye'nin gelecek umutlarını düşmesine izin vermeyiz. Bu bir kara delik. Türkiye'de 6 milyon Arap yaşıyor. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Hatay'da, Şanlıurfa'da onlara kimsenin söz söylemesine izin vermeyiz. Ama bu Türkiye'de çok farklı etnisitelerden Lazı da yaşıyor, Çerkezi de yaşıyor, Pomak da yaşıyor, Arnavut'u yaşıyor. Bulgar kökenli Türkler yaşıyor. Dünya kadar Balkan göçmeni var. Ben de onlardan biriyim. Bu topraklar şimdi üstüne bastığımız yer bizim göç geldiğimiz dünya kadar vatandaşımızın yaşadığı topraklar. Öyle Türk, Kürt, Arap bir kara delik, bir üçgen, Bermuda Şeytan Üçgeni böyle bir şey yok.

Bütün Türkiye'yi demokrasiyle kapsayacak, bütün Türkiye'nin umutlarını yaşartacak, bütün Türkiye için, hepimiz için eşit vatandaşlığı sağlayacak, imtiyazlı gruplar, sınıflar yaratma değil. Bütün Türkiye'yi demokratik eşit vatandaş, demokratik Cumhuriyet temelinde buluşturacak bir iş. Yüz yıl sonra evet, Türklerle Kürtlerin yine kol kola girdiği birlikte mücadele ettiği Cumhuriyeti beraber kurup bu sefer de Demokratik Cumhuriyeti beraber kotaracakları bir süreç.