CHP Nilüfer İlçe Başkanı Şahin'den kurultay davası sonrası açıklama

CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin'in açıklaması şöyle:

"Yargı bütün kararlarını "Türk Milleti adına" verir. Oysa ki geldiğimiz durum "millete rağmen" verilen kararlarla dolu garip bir sistematik.

Bugün 2025 yılında, CHP Kurultayı'nın iptali için açılan davayı izlerken akıl tutulmasının en net halini görüyoruz. Çünkü bu bir dava değil; bir siyasal geleneğin devamı.

Türkiye'de CHP'ye yönelik müdahaleler ne yazık ki istisna değil. 1950'lerde mitingleri yasaklayan partiler de, 1980'de partiyi kapatan darbeciler de, 1990'larda "statükocu" diye yaftalayan medya patronları da aynı şeyi yapıyordu: CHP'yi yalnızca muhalefette değil, sistemin dışına itmeyi deniyorlardı.

Bugün aynı işlevi yargı üstlenmiş gibi. Bir kurultayın iptali isteniyor; gerekçe divan başkanının taraflı olmasıymış, iradenin sakatlanmasıymış, butlanmış, kayyummuş...Mesele temelde bu değil, asıl mesele, CHP'nin iç demokrasisini, seçimle gelen iradesini ve iktidar alternatifi olma iddiasını zedelemek.

Bu noktada mesele yalnızca bir partinin kurultayı değil artık. Bu dava, Türkiye'de muhalefetin meşruiyetini, halkın sandıkla belirlediği kadroların hukuk yoluyla tasfiyesini ne kadar kanıksadığımızın sınavıdır.

Bu partinin geçmişte maruz kaldığı her baskıya rağmen ayağa kalkabilmiş bir geleneği var. Bizler kurultaylarımıza kefen biçmeye çalışanlara karşı, adil seçimleri savunmaya devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz: Bugün CHP'ye yapılan, yarın başka bir muhalefet odağına da yapılır. Ve eğer buna sessiz kalırsak, hepimizin sesi kısılır.

CHP'nin iç işleyişini tartışmak başka şeydir, onu yargı sopasıyla felç etmeye çalışmak bambaşka. Ve bu tür saldırılar, çoğu zaman ilk bakışta yumuşak, teknik ve hukuki görünür. Ama gerçekte, Türkiye demokrasisinin sinir uçlarına basar.

Kurultay davası bir iç mesele değil. Aksine, Türkiye'de iktidar dışında kalanların meşru görülüp görülmediği sınavıdır. Unutmayalım: Meşruiyetin aşındığı yerde, seçim de demokrasi de sadece bir vitrindir.

Gün mücadeleyi büyütüp, bir olma, birlik olma günüdür. Gün Mustafa Kemal Atatürk'ün zor şartlarda aydınlığa çıkardığı ülkeyi yeniden aydınlığa çıkarma günüdür. Bunu başaracağız çünkü;

Cumhuriyet Halk Partisi kuruluşun ve kurtuluşun partisidir."