Cumhurbaşkanı Erdoğan: PKK'yı lağvedecek çalışma başladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: PKK'yı lağvedecek çalışma başladı

SİYASET, 15 Ocak 2025 Çarşamba, 12:16
Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti AK Parti'nin grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İlgili arkadaşlarımıza bölücü örgütün lağvedilmesini sağlayacak çalışmaların dikkatle yürütülmesi talimatını verdim" dedi. Erdoğan, "Şayet, gerekli çağrı yapılır, terör örgütü ve bağlantılı yapılar da adımları atarsa kazanan Türk'üyle, Kürt'üyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse o zaman biz terörsüz Türkiye hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz" diye konuştu. Toplantısı'nda konuşuyor.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Erdoğan, DEM Parti heyetinin İmralı görüşmeleriyle ilgili, "Terörsüz Türkiye" ifadesinde anlamını bulan yeni dönemin kapılarını açma fırsatını kullanmamak üstlendiğimiz sorumlulukla bağdaşmaz. Bölgesel gelişmeler lehimize, iş siyasette hava müsait. İlgili arkadaşlarımıza bölücü örgütün lağvedilmesini sağlayacak çalışmaların dikkatle yürütülmesi talimatını verdim" dedi."

Erdoğan, "Terör duvarını yıkalım. 85 milyon olarak birbirimize sıkıca sarılalım. Heyetin temaslarının iyi geçtiğini görüyoruz. Diğer aktörlerin de sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini söylemeleri memnuniyetle not edilmiştir. Şayet, gerekli çağrı yapılır, terör örgütü ve bağlantılı yapılar da adımları atarsa kazanan Türk'üyle, Kürt'üyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse o zaman biz terörsüz Türkiye hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz" diye konuştu.

Erdoğan'ın açıklamaları:

"2025 yılının ilk grup toplantısında sizlerle beraber olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Toplantımızın milletimiz için hayırlara vesile olmasını niyaz ediyorum. Sevdalarından, coşkularından ve heyecanlarından dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Büyük umutlarla karşıladığımız 2025'in başta necip milletimiz olmak üzere tüm insanlığa hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Aynı şekilde TBMM'ye, milletvekili arkadaşlarımıza, siyasi parti gruplarına ve Meclisimizin fedakar personeline 2025 boyunca hizmet yolunda rabbimden kolaylıklar diliyorum.

2025'in ilk iki haftasında iki acı haber aldık. Şarkıları ile gönül tellerimizi titreten Ferdi Tayfur'un vefatı milletçe hepimizi derinden üzmüştür. Anadolu'nun bağrı yanık gençlerinin duygularına tercüman olan merhum Ferdi Tayfur, kalbi ülkesi ve milletimiz için çarpan bir sanatçımızdı. Kendisini bir kez daha rahmetle ve şükranla yad ediyorum. İkinci büyük kaybımız Amasya ve Ankara milletvekilimiz Ahmet İyimaya'ydı. Araştırmaya merakı, kendine has üslubuyla Meclis çatısı altında ülkemize uzun yıllar hizmet etmiş, müstesna bir isimdir.

"AK PARTİ'NİN ÜYE SAYISI 11 MİLYON 135 BİN 306 İLE ZİRVEDE"

Bugün yine yoğun bir gündemle sizlerin ve aziz milletimizin huzurundayız. Geçen hafta açıklanan önemli rakamı sizlerle paylaşmak istiyorum. Yargıtay her yıl ocak ayının ilk haftasında siyasi partilere dair en güncel verileri yayınlıyor. Buna göre, Türkiye'de 168 siyasi parti arasında AK Partimiz 11 milyon 135 bin 306 üye sayısı ile zirvedeki yerini koruyor. Bizden sonra ikinci sırada yer alan ana muhalefete attığımız fark 9.5 milyon üyedir. AK Parti Gençlik Kolları'nın 1 milyon civarındaki üye sayısı birçok siyasi partinin toplam üye sayısından daha fazladır. BM'ye kayıtlı 130 ülkenin ve Avrupa'daki 35 ülkenin nüfusundan daha çok üyesi olan devasa bir aileden bahsediyorum. AK Parti olarak Türkiye'nin en büyük ailesiyiz. Bunu söylerken hamaset yapmıyorum. Böyle bir ailenin ferdi, böyle bir siyasi partinin lideri olmakla iftihar ediyorum. Buradan bir kez daha AK Parti'ye gönül veren, kutlu davaya destek olan üyelerimizin her birine tek tek teşekkür ediyorum. Biz, kuruluş aşamasından itibaren milletiyle birlikte yol yürüyen bir partiyiz. Bu sevdayı elbette kıskananlar oldu, oluyor. Rabbim nazarlardan saklasın.

"BÜYÜK KONGREMİZ 2028'E GİDEN SÜRECİN İŞARET FİŞEĞİ OLACAKTIR"

Şimdiye kadar 955 ilçe kongremizi tamamladık, kalan 15 ilçe kongremizi de önümüzdeki günlerde neticelendireceğiz. 81 ilden 56'sının kongresini gerçekleştirdik. Bu haftaki il kongrelerimizle sayı 63'e çıkacak. 27 Ocak'ta Ankara'da muhteşem bir atmosferle gençlik kollarımızın 7. olağan kongresini yapacağız. Büyük kongremiz için yoğun hazırlık içinde olacağız. Büyük kongremiz yine Türk siyasetine damga vuracak, 2028'e giden sürecin işaret fişeği olacaktır.

SON EKONOMİK VERİLER

İhracatta cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırdık. Geçen yılan göre ihracatımız yüzde 2.5 oranında artış gösterdi. Savunma ihracatımız 7 milyar 154 milyon dolarla tarihin en yüksek seviyeye çıktı. Turizm istatistikleri bu ay sonunda belli olacak. İşgücü piyasamız güçlü görünümünü sürdürüyor. İşsizlik oranımız son 19 aydır tek hanede. İşsizlik oranı yüzde 8.6 olarak gerçekleşti. Bölgemizdeki sıcak çatışmalara rağmen bunları başarmamız ayrıca takdire şayandır.

"ENFLASYONLA MÜCADELEYE KARŞI SOSYAL KONUT PROJESİ"

Enflasyonla mücadelenin önemini vurguluyoruz. En büyük baş ağrımız olan enflasyonda artık düşüşün başladığını görüyoruz. Haziranda girdiğimiz dezenflasyon devam ediyor. Mal kalemlerinde enflasyon düşüşü daha belirgin ancak hizmetler kısmında atalet yüksek seyrediyor. Dünyada da benzer durum yaşanıyor. Hükümet olarak bu ataleti kıracak müdahalelere gireceğiz. Enflasyonla mücadeleyi gıda ve konut yönlü alanlarda arz yönlü tedbirlerle de destekleyeceğiz. Sosyal konut projemiz bunlardan biri. Deprem konutları tamamlanınca elimiz biraz daha rahatlayacak. Enflasyon düştükçe alım gücü de artacağı için milletimizin sıkıntıları biraz daha hafifleyecek. Bunun için biraz daha sabredeceğiz. 2025'te enflasyon hedefini tutturma konusunda umutluyuz. 2008'de "Bu kriz Türkiye'yi teğet geçecek" dedik, haklı çıktık. IMF'ye 23 milyar dolar borcumuz vardı, "Biz sizden bir daha borç almıyoruz" dedik. IMF ile kapıyı kapadık. Milletim kalbini ferah tutsun. Ne yapıyorsak akılla yapıyoruz.

"SURİYE'DE 61 YILLIK BAAS ZULMÜNÜN SONA ERMESİ MUHTEŞEM"

2024 bölgemizde ve dünyada kritik hadiselerin yaşandığı bir yıl oldu. Komşumuz Suriye'de 61 yıllık Baas zulmünün sona ermesi muhteşem bir gelişmeydi. Suriyeli kardeşlerimiz 13 yıl boyunca kimyasal silahlarla, varil ve misket bombaları ile, işkence ile, açlıkla halkını katleden Esed'den ve Baas rejiminden sonunda kurtulmuştur. Suriye halkı hasretini çektiği özgürlüğe kavuşmuştur. Bu çatı altında grup toplantısında "Ne bayır kaldı ne bucak" diyerek Esed'in işlediği zulümleri bile kendi ülkesine fatura edenlerin utancı bu yüzdendir. Hırçınlaşmalarını, seviyeyi daha da düşürmelerinin sebebi bundandır.

ÖZGÜR ÖZEL'E KIRMIZI KART YANITI: SEN O İŞLERDEN ANLAMAZSIN, O İŞ BİZİM İŞİMİZ

Neymiş kırmızı kart gösteriyor. Sen o işlerden anlamazsın. O iş bizim işimiz. Suriye'de ilk barışçıl gösteriler 15 Mart 2011'de başladı. Bu gösteriler son derece meşru gösterilerdi. Suriye halkı baskılara karşı hak, hukuk, adalet, özgürlük taleplerini yüksek sesle dile getiriyor. Bu gösterilerde Türkiye'nin hiçbir müdahalesi olmadı. Zaman zaman da bize Suriye'nin adresini gösterdi. Sen oranın yolunu bilmezken biz zaten oralardaydık. Bunlara gerçekten navigasyon haritasını vermek lazım. Bu harita ile Suriye'ye nasıl gidiliyor bunu bilsinler.

"BUNUN ASLI DA ESED DEĞİL ESAD'DIR YA BİZİ BİLE ALIŞTIRDILAR"

Olaylar başladıktan sonra sabık Suriye Devlet Başkanı Esed'le birkaç kez görüştüm. Görüşmelerin barışçıl olduğunun altını çizdim. Reformların artık daha fazla geciktirilmeden hayata geçirilmesi gerektiğini ifade ettim. Kendisiyle her temasımızda Esed bize reform yapacağını söyledi ama sözünü hiçbir zaman tutmadı. Bunun aslı da Esed değil Esad'dır ya bizi bile alıştırdılar.

"SADECE TÜRKİYE'Yİ ELEŞTİRDİLER"

Küçük çaplı barışçıl gösteriler orantısız şiddet nedeniyle büyüdü. Rusya, İran meseleye müdahil oldu. PKK, DEAŞ gibi terör örgütleri meseleye müdahil oldu. Ateş ülkemizi de tehdit eder bir yangın yerine dönüştü. Suriye'den ülkemize toplu hareketlilik başladı. Masum siviller toplu katliam, tecavüz gibi insanlık dışı muameleye maruz bırakıldı. Türkiye'nin hem sınırlarını korumak hem de terör örgütlerine karşı tedbir almak maksadıyla müdahil olması kaçınılmaz hale geldi. Bizim için asıl şaşırtıcı olan içeriden bazılarının, "Türkiye'nin Suriye'de ne işi var?" diyerek meselenin ciddiyetten uzak şekilde bizi eleştirmeleriydi. "ABD'nin, Avrupa'nın Suriye'de ne işi var?" demediler. Sadece Türkiye'yi eleştirdiler. 13 yıl boyunca bir kez olsun ülkelerinin yanında, Türkiye'nin yanında, mazlumun tarafında yer almadılar. Şuraya özellikle dikkatinizi çekiyorum. Suriye'de 1 milyon insan hayatını kaybederken bunlar ses çıkarmadı. 12 milyon insan ölüm, işkence, hapis korkusuyla evlerini, yurtlarını terk ederken bunlar seslerini çıkarmadı. Kitlesel kıyımlar yapılırken bunlar seslerini çıkarmadılar. Halep'te, Bayır-Bucak'ta, Hama'da, Humus'ta çocuklar kırılırken Esed zalimi ve Baas rejimine bunlar laf etmediler.

"ZALİM DEFOLUP GİDİNCE Mİ AYDINLANDINIZ?"

Ne zamanki 8 Aralık'ta Suriye halkı epik bir zafer kazandı, o zaman bunların dillerinin bağı çözüldü. Utanmak yerine sosyal medyadan sağa sola akıl veriyorlar. 13 yıl boyunca katliama duymadıkları endişeyi son 40 gündür duyuyorlar. Neymiş, Suriye'de katliam varmış. Düne kadar Suriye'de ne işimiz var diyen siz değil miydiniz? Hani Suriye'nin iç işleriydi. Ne oldu da Suriye'ye dönük radarları açtınız? Zalim defolup gidince mi aydınlandınız? Bebekler ölürken neredeydiniz? Hapishanelerde işkenceler yapılırken neredeydiniz? Masum çocuklar kuşatma altında kıvranırken neredeydiniz? Suriye'den ülkemize roket yağarken sizler neredeydiniz? 1 milyon insan öldü. Suriye'nin dört yanından toplu mezarlar fışkırıyor.

"SURİYE DEVRİMİNİ ÜFLEMEKLE SÖNDÜREMEYECEKSİNİZ"

Biz sizin ne yapmaya çalıştığınızı çok iyi biliyoruz. 13 yıl neden sustuğunuzu, şimdi neden konuştuğunuzu çok iyi biliyoruz. Esed'in katliamlarına neden tepki göstermediğinizi gayet iyi biliyoruz. Bugün de yine Türkiye'nin karşısında, ülkemizin hasımlarının yanındalar. Ne yaparsanız yapın Suriye devrimini üflemekle söndüremeyeceksiniz.

"TÜRK-KÜRT-ARAP KARDEŞLİĞİNİ BOZAMAYACAKSINIZ"

Ülkemiz içinde de o çok arzuladığınız kışkırtmayı yapamayacaksınız. Türk-Kürt-Arap kardeşliğini bozamayacaksınız. Allah'ın izniyle buna izin vermeyeceğiz. Sizin tuzaklarınıza asla düşmeyeceğiz. Siyaset akılla, basiret ve ferasetle yapılır. Siyaset ülkenin ve milletin çıkarlarını merkeze alarak yapılır. Siyaset Türkiye'nin hak ve hukukunu yüceltmek için yapılır. Bu yeni dönemde herkesin görevi ülkemizin Suriye'de istikrarın tesisi için yürüttüğü çabalara katkı sunmaktır.

SURİYE'NİN YENİ YÖNETİMİNDEN ANKARA'YA ZİYARET

Türkiye olarak Suriye'de istikrarın tesisi, geçiş sürecinin tamamlanması, tüm Suriyelileri kucaklayan sistemin inşası için katkımızı sürdürüyoruz. MİT Başkanımız ve Dışişleri Bakanımız Şam'ı ziyaret ettiler. Bugün de geçici hükümetin dışişleri, savunma bakanı ve istihbarat başkanı ülkemize ziyaret gerçekleştirecekler, bir görüşme yapacağız.

Bu ülkeyi tekrar istikrarsızlığa sürükleme girişimlerine yeni Suriye yönetimi ile birlikte asla müsaade etmeyeceğiz. İsrail başta olmak üzere Suriye topraklarına ve halkına saldıran güçlerin de bu eylemlerine bir an önce son vermesi gerekiyor. Aksi takdirde ortaya çıkacak ağır sonuçların herkese etkisi menfi olacaktır.

"YPG SİLAH BIRAKMAZSA ACI AKIBETTEN KURTULAMAYACAK, TERÖR ÖRGÜTLERİNİN KAFASINI EZERİZ"

İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes görüşmelerini çok yakından takip ediyor, bir an önce müspet haberler almayı ümit ediyoruz. Suni etnik gerilim senaryosu ile ülkeyi germeye çalışanların da kimlerin hesaplarına çalıştıklarını gözden geçirme vakti gelmiştir. Suriye'de en ciddi sıkıntı YPG terör örgütüdür. Doğal kaynakları da gasp eden YPG, silah bırakmazsa yaklaşan acı akıbetten kurtulamayacaktır. Suriye'de terör örgütlerinin kafasını kısa sürede ezeriz. Herkes bölgeden elini çeksin.

ÖZGÜR ÖZEL'E 'KIRMIZI KART' YANITI: MİLLETİMİZ GİBİ BİZDE DUMURA UĞRADIK, TEBRİK EDİYORUM

Biz her aşaması en ince detayına kadar hesaplanmış bu siyaseti yürütürken CHP tarafında çok farklı bir hava var. Kimin ne yaptığı belli değil. Ana muhalefetten Türkiye'nin dış politikasına anlamlı bir destek beklemek tamamen beyhude bir uğraştır. Biz ne kadar uğraşırsak uğraşalım hepsi faydasız. CHP ve şürekası her milli meselede yanlış yerde konumlanmayı bir şekilde başarıyor. Türkiye'nin ana muhalefet partisini mi yoksa bir ilkokul müsameresini mi izliyoruz? Ne bir ciddiyet var ne ağır başlılık var. Bir ara ülkenin yarısı aydınlıkken ışıkları kapatalım dediler. Bu eylem nispeten bir koordinasyon gerektirdiği için sadece 3 gün dayandılar. Sonra Meclis'te nöbet işine girdiler. Bu son çıkışlarını açıkçası biz de beklemiyorduk. Milletimiz gibi biz de dumura uğradık. CHP'nin siyaset üretme kabiliyetini bir kez daha gördük. Bu dahiyane fikir için Sayın Özgür Özel başta olmak üzere yönetimi tebrik ediyorum. Halkımızın umutlarını artırdılar. Türk siyasetine yeni bir ufuk kazandırdılar. Çok zahmet gerektirmediği için kart oyununun CHP karakterine daha iyi olduğu kanaatindeyim. Öncekiler kelebek ömürlü olmuştu, bunu biraz daha devam ettirebilirler. Kendilerini fazla kaptırmasınlar. Daha bunun puzzle'ı var, pişpiriği var, pokeri var, iskambili var. Bu vahim tablonun takdirini en iyi CHP'li seçmenlerin yaptığına inanıyorum.

"TERÖRSÜZ TÜRKİYE" MESAJI: BÖLGESEL GELİŞMELER LEHİMİZE, İŞ SİYASETTE HAVA MÜSAİT, TERÖR MESELESİ KALICI OLARAK BİTECEK

Türkiye'nin 40 yılı geride bırakan bölücü terör meselesi bulunuyor. Cumhur İttifakı ortağımız Sayın Bahçeli'nin cesur çıkışı ile başlayan gelişmelere şahitlik ettik. Aziz milletimizin ihtiyatlı iyimserlikte olduğunu görmekteyiz. Şehitlerimizin aziz hatıralarına, gazilerimizin hassasiyetlerine asla halel getirmeyecek bir şuurla hareket ediyoruz. Türkiye'nin çok büyük bedeller ödediği böyle bir sorunu kalıcı biçimde geride bırakması herkesin faydasınadır. "Terörsüz Türkiye" ifadesinde anlamını bulan yeni dönemin kapılarını açma fırsatını kullanmamak üstlendiğimiz sorumlulukla bağdaşmaz. Bölgesel gelişmeler lehimize, iş siyasette hava müsait. İlgili arkadaşlarımıza bölücü örgütün lağvedilmesini sağlayacak çalışmaların dikkatle yürütülmesi talimatını verdim. Bu çabaların gayesini Diyarbakır İl Kongremizde izah ettim. Terör duvarını yıkalım. 85 milyon olarak birbirimize sıkıca sarılalım. Heyetin temaslarının iyi geçtiğini görüyoruz. Diğer aktörlerin de sorumluluk bilinciyle hareket ettiklerini söylemeleri memnuniyetle not edilmiştir. Şayet, gerekli çağrı yapılır, terör örgütü ve bağlantılı yapılar da adımları atarsa kazanan Türk'üyle, Kürt'üyle tüm Türkiye olacaktır. Eğer örgüt çağrıya kulak tıkar ve ipe un sererse o zaman biz terörsüz Türkiye hedefimizi başka yöntemlerle gerçekleştiririz."

SİYASET 15 Ocak 2025 Çarşamba, 12:16

Yorumlar

Öne Çıkanlar

Diğer Haberler

Newcastle'dan Fenerbahçe'ye Lloyd Kelly yanıtı

Newcastle'dan Fenerbahçe'ye Lloyd Kelly yanıtı

Kocaelispor'da Samet Yalçın imzayı attı

Kocaelispor'da Samet Yalçın imzayı attı

Kasımpaşa Yasin Özcan'ın transferini duyurdu

Kasımpaşa Yasin Özcan'ın transferini duyurdu

Sivasspor'dan Rey Manaj açıklaması!

Sivasspor'dan Rey Manaj açıklaması!

Sadri Alışık filminin vizyon tarihi açıklandı

Sadri Alışık filminin vizyon tarihi açıklandı

Polis memuru katliam yaptı! Akrabalarını öldürmeye giderken yakalandı

Polis memuru katliam yaptı! Akrabalarını öldürmeye giderken yakalandı