
Eğitim-İş'ten PKK'nın fesih metnine tepki
GÜNDEM, 12 Mayıs 2025 Pazartesi, 21:49PKK terör örgütü 5-7 Mayıs tarihlerinde düzenlediği kongrede alınan kararlar ile örgütü fesh ettiklerini duyurdu. Terör örgütünün aldığı fesih kararına ilişkin açıklama yapan Eğitim-İş Sendikası, "Kongrede alınan kararlar barışçıl bir dönüşüm olarak sunulsa da, bildirinin satır araları dikkatle incelendiğinde bunun "terörün tasfiyesi" değil, bölgede yeni bir çatışma ve dizayn süreci öncesi yapılan stratejik yeniden konumlanma olduğu açıkça görülmektedir." denildi.
"TERÖR ÖRGÜTÜNÜN TASFİYESİ DEĞİL YENİ BİR KONUMLANMA HAMLESİDİR"
Bildiride Lozan Barış Antlaşması'na yönelik ifadelere tepki gösteren Eğitim-İş Sendikası'ndan yapılan açıklamada şu ifadeleri kullandı:
"Bildiride, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi olan 1924 Anayasası ve Lozan Antlaşması "inkar ve imhanın belgesi" olarak nitelendirilmesi kabul edilemez. Bu nitelendirme doğrudan Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini hedef almaktadır."
Öte yandan PKK'nın kararının yalnızca PKK terör örgütünü kapsamasına yönelik de yapılan değerlendirmede:
"PKK adıyla yürütülen faaliyetler sonlandırıldı" ifadesi aldatıcıdır bildirideki bu ifade, PKK adının taktiksel olarak geri çekildiğini; ancak KCK, PYD, YPG gibi yapılara faaliyetlerin kaydırıldığını açıkça göstermektedir. Bu bir son değil; organizasyonel dönüşüm ve görünürlük azaltma stratejisidir. "
Barış ve dmokrasinin Cumhuriyet'in ilkeleriyle mümkün olduğunun vurgulandığı açıklamada:
"PKK terör örgütünün 12. Kongresi'nde alınan kararlar ve silahlı mücadeleye son verdiğini, örgütsel faaliyetlerini sona erdirdiğini açıklayan bildiri, ülkemizin geleceği, halkımızın güvenliği ve ulusal bütünlüğümüz bakımından dikkatle ve ciddiyetle takip edilmesi gereken bir gelişmedir.
• Bu Terör Örgütünün Tasfiyesi Değil, Yeni Bir Konumlanma Hamlesidir
Kongrede alınan kararlar barışçıl bir dönüşüm olarak sunulsa da, bildirinin satır araları dikkatle incelendiğinde bunun "terörün tasfiyesi" değil, bölgede yeni bir çatışma ve dizayn süreci öncesi yapılan stratejik yeniden konumlanma olduğu açıkça görülmektedir.
• Bildiride, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş belgesi olan 1924 Anayasası ve Lozan Antlaşması "inkar ve imhanın belgesi" olarak nitelendirilmesi kabul edilemez. Bu nitelendirme doğrudan Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerini hedef almaktadır.
• "Türk Milleti" kavramı yerine "Türkiye halkı" ifadesi tercih edilerek, anayasal vatandaşlık tanımı aşındırılmakta; milli kimlik yerine etnik temelli bir çözüm anlayışı öne çıkarılmaktadır.
• Lozan Antlaşması statüsüzlükle suçlanmakta, böylece hem Türkiye Cumhuriyeti'nin dış politikasına hem de uluslararası kamuoyuna mesaj verilerek örgüte "tarihsel ve hukuki meşruiyet" zemini yaratılmaya çalışılmaktadır.
PKK, kendisini 40 binden fazla vatandaşımızın katili olan silahlı bir terör örgütü değil, "haklı ve meşru bir tarihsel aktör" gibi sunma çabasındadır. Bu, aldatıcı ve tehlikeli bir stratejidir."
"PKK ADIYLA YÜRÜTÜLEN FAALİYETLER SONLANDIRILDI" İFADESİ ALDATICIDIR"
"Bildirideki bu ifade, PKK adının taktiksel olarak geri çekildiğini; ancak KCK, PYD, YPG gibi yapılara faaliyetlerin kaydırıldığını açıkça göstermektedir. Bu bir son değil; organizasyonel dönüşüm ve görünürlük azaltma stratejisidir."
"CUMHURİYET'İN TEMELLERİNE YÖNELİK SİSTEMATİK SALDIRILARA KARŞI UYANIK OLUNMALIDIR"
"Bildirideki anayasa, millet ve tarih vurguları, sadece bir barış talebi değil; rejimsel bir değişiklik çağrısı niteliğindedir. Eğitim-İş olarak, Cumhuriyet'in kurucu değerlerine ve üniter yapıya yönelen her tür söylemin karşısında olduğumuzu açıkça beyan ediyoruz."
"TÜRKİYE'NİN ULUSAL EGEMENLİĞİNE GÖLGE DÜŞÜRÜLEMEZ"
"PKK'nın geçmişte gerçekleştirdiği eylemler, 40 binden fazla can kaybına, yüzlerce öğretmenin şehit edilmesine neden olmuştur. Bu suçların "fesih ilanı" ile silinmesi ne hukuken ne de vicdanen mümkündür. Hiçbir yapı, adalet önünde hesap vermekten muaf tutulamaz."
"EĞİTİMDE LAİKLİK VE ULUSAL BİRLİK İLKESİ HAYATİ ÖNEM TAŞIMAKTADIR"
Öte yandan sendikanın yayımladığı bildiride terör örgütü PKK'nın eğitimde yol açtığı zararlar şu ifadelerle belirtildi:
PKK'nın yıllar süren terör faaliyetleri, genç kuşakların zihinsel olarak ayrıştırılmasına, bazı bölgelerde eğitimden uzaklaştırılmalarına yol açmıştır. Bugün yapılması gereken, eğitimi her türlü ayrılıkçı ve ideolojik propagandanın dışında tutmak; laik, bilimsel ve ulusal esaslara göre yapılandırmaktır.
Gerçek ve kalıcı barış; şiddetin, silahın ve ideolojik aygıtların devre dışı bırakıldığı, herkesin anayasa karşısında eşit olduğu, laik, sosyal ve hukuk devleti esaslarıyla yüreklendirilmiş bir toplumsal uzlaşıyla sağlanabilir. Biz, bu yolun Cumhuriyet'in kazanımlarına sahip çıkarak mümkün olduğuna inanıyoruz.
Eğitim-İş olarak, tüzüğümüzde açıkça belirttiğimiz gibi tam bağımsızlıktan yana, anti-emperyalist, ırkçılığa, gericiliğe ve bölücülüğe karşı bir duruş sergilemekteyiz. Özgürlük, eşitlik, dayanışma, kardeşlik ve adalet ilkelerine olan bağlılığımızdan taviz vermeyeceğiz. Daha önce benzer süreçlerin toplumda kutuplaşmayı artırdığı, ağır bedeller ödettiği ve yüzlerce insanın hayatına mal olduğu unutulmamalıdır.
Her adım Cumhuriyet'in temel ilkeleri çerçevesinde, laik ve demokratik bir sistem içinde atılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu değerlerine ve Atatürk ilke ve devrimlerine bağlılık, ülkemizin birliği, beraberliği ve toplumsal barışın en önemli güvencesidir. Demokrasi, özgürlük ve barış ancak laik, çağdaş ve demokratik bir Türkiye Cumhuriyeti çatısı altında sağlanabilir.
GÜNDEM 12 Mayıs 2025 Pazartesi, 21:49
Yorumlar
Öne Çıkanlar
Diğer Haberler

Tartışmada boynuna baltayla vurulan adam hayatını kaybetti!

İnşaatta başına kum kovası düşen işçi hayatını kaybetti

Telefonla konuşurken yıldırım isabet eden kadın hayatını kaybetti

Rusya: Batı, Ukrayna ordusuna nefes aldırmak için 30 günlük ateşkes istiyor

Davutoğlu'dan Bahçeli ve Bakırhan'a telefon
