Atış serbest mi hala Bursa'da?

Dün bu şehrin vicdanı olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası Bursa Şubesi'nden çarpıcı bir açıklama geldi.

"Nilüfer'de de kentimizde de kent suçlarına izin verilmemelidir!" başlıklı paylaşımda şu ifadelere yer verildi:

"Bursa ili, Nilüfer ilçesi, 23 Nisan mahallesi, 6496 ada 1 parselde kayıtlı taşınmaz üzerine düzenlenen ve 1644 adet bağımsız bölümün oluşmasını sağlayan yapı ruhsatı, sürece dahil olan tüm taraflarıyla birlikte tabi olduğu imar şartlarına ve mevzuata aykırılık gerekçesiyle Şubemiz tarafından Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusu olarak taşınmış bunun üzerine işin sahibi tarafından yapı ruhsatı tadilatı yapılarak bağımsız bölüm sayısı 420'ye düşürülmüştür.

Ancak yapılan bu değişiklik esas suçu ortadan kaldırmadığı gibi 1644 bağımsız bölüm üzerinden düzenlenmiş satışa konu kat irtifakı projelerinde ilgili Tapu Dairesi'nde bir değişiklik yapılmayarak suç unsuru niteliklerin ısrarla devam ettirildiği görülmüştür.

Mimarlar Odası kurulduğu yıldan bu yana meslek ve toplum için kamu yararı önceliği ile 70 yıldır mücadele etmektedir. Şubemiz de kentimizin geleceği için kent suçlarına karşı mücadele etmekten imtina etmeyecektir."

Mimarlar Odası Bursa Şubesi tarafından, yaklaşık bir sene önce 6496 ada 1 parseldeki inşaatla ilgili suç duyurusunda bulunulmuştu.

Bursa'da çok sayıda, bazısı tartışmalı inşaat projesine imza atan şirketin müteahhiti, proje müellifi, yapı denetim firması, dönemin Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nde görevli bazı çalışanlar hakkında şikayetçi olunmuştu.

Detayları, "Nilüfer'de çok konuşulacak suç duyurusu! Top artık yargıda" başlıklı yazıda aktarmıştık.

Yine geçen ay bu sütunlarda yayınlanan "İşte Nilüfer için bulunan formül! Müfettişlerin incelemesi ve rant projeleri..." başlıklı yazıda ise şu ifadelere yer vermiştik:

"Edindiğim bilgiye göre, şu ana kadar yapılan incelemelerde Nilüfer'deki inşaatların yaklaşık yüzde 85'inde usulsüzlük tespit edildi. Müfettişler, belediyedeki teknik personellerle projeleri incelerken bu kadar da olmaz dedirten eksikliklerle de karşılaşıldı.

O eksiklikler sahiden de bu kadar da olmaz dedirten cinsten!

Fahiş emsal iddiası soruşturulan kimi inşaatların belediyede zemin etüdünün de statik projesinin de bulunmadığı ortaya çıktı!

Hormonlu bazı projelerin de haklarındaki suç duyurularının ardından tadilat ruhsatı kestirdiği belirlendi.

Tadilat ruhsatı kesildi de tadilat ruhsatı ile reel durum örtüşmüyor ki!

Fazla daireler daha proje aşamasında çoktan satıldı, gitti!

Müfettiş incelemesini atlattıktan sonra, yeni tadilat ruhsatları kestirerek fahiş emsale geri dönülmesi amaçlanmış belli ki.

Aynı adayla aynı düzenin devam edeceği düşünülmüş.

Ancak bildiğiniz gibi sözde değil özde sosyal demokratların tarihî mücadelesi ile Nilüfer'de yerelde rant ittifakı kuran özde değil sözde sosyal demokratlar tekrar aday gösterilmedi."

Mimarlar Odası Bursa Şubesi'nin açıklamasında belirttiği gibi Turgay Erdem döneminde kesilen 1644 bağımsız bölüm oluşmasını sağlayan hormonlu ruhsatın iptal edildiğine, hâliyle buna göre kurulan kat irtifakının hükmünün kalmadığına yönelik yazı Tapu Müdürlüğü'ne Nilüfer'in yeni yönetimi tarafından gönderildi.

İlgili firmaya iptalden sonra bağımsız bölüm sayısının düştüğü projeye göre kat irtifakı kurduruldu.

Yeni kurulan kat irtifakı, Tapu Müdürlüğü'ne Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü (TKGM) üzerinden ulaştırıldı.

Ancak ne hikmetse TKGM'in uygulamasındaki bilgiler güncellenmedi.

Görüyor musunuz rantın büyüklüğünü?

1644 bağımsız bölümden 420 bağımsız bölüme düşen bir ruhsat var karşımızda...

Dile kolay, 1244 bağımsız bölümlük fazlalık var ortada!

Yeri gelmişken soralım:

Söz konusu projenin zemin etüdü, statik projesi var mı peki?

Şu anda harıl harıl devam eden inşaatın neticesinde 420 bağımsız bölüm mü ortaya çıkacak?

Yoksa göz göre göre yeni bir kanunsuzluğa mı imza atılacak?

1644 bağımsız bölüm, şayet satıldıysa, bu projeden taşınmaz alan vatandaşa ne olacak?

Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri, tüm bu olup bitenlere daha ne kadar seyirci kalacak?

Müteahhitlere atış serbest denilen Bursa'da, son dönemde rant uğruna talan edilen Nilüfer'deki Altınşehir, Ertuğrul, 23 Nisan mahallesi sakinleri mühürlenmiş olmasına rağmen faaliyetlerine devam ederek insanlara, hayvanlara, çevreye zarar veren, Bursa'da çok sayıda, bazısı tartışmalı inşaata imza atan şirketin son projesi için kurulan beton santralinin kapatılması talebiyle eylem gerçekleştirmişti.

Nilüfer Belediyesi'nce usulsüz, ruhsatsız yapıldığı gerekçesiyle cezai işlem uygulanan ve mühürlenen, hakkında yıkım kararı da bulunan tesis hakkında ilgili kamu kurumlarına bildirimlerde de bulunulmuştu.

Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü yetkilileri, bu kaçak tesisi kapatmak için inşaatın bitmesini mi bekliyorsunuz?

Neden harekete geçip, hukuksuzluğu ortadan kaldırmıyorsunuz?

Bu projenin aynı zamanda bir yolu da yuttuğunu bilmiyor musunuz?

Turgay Erdem döneminde ayyuka çıkan rant iddialarıyla gündemden düşmeyen, deprem tehdidi kapıdayken 'tek imza' ile sayısız kent suçu işlenen Nilüfer'de mevcut kanun ve yönetmeliklere aykırı yapılan inşaat projeleriyle ilgili gerçekleştirilen ihbarların ardından müfettişlerin başlattığı inceleme kapsamında söz konusu proje de araştırılıyor.

O değil de tüm bu manzara karşısında Turgay Erdem'i yeniden aday göstermek için canhıraş mücadele eden CHP'nin iki Bursa Milletvekili; Orhan Sarıbal ve Hasan Öztürk ne düşünüyor?

Öztürk, aday belirleme sürecinde Turgay Erdem dışındaki tüm aday adaylarının yetersiz olduğunu söylemişti.

Haklıydı gerçi!

Böyle projelere imza atabilecek yoktu başka biri!

Vatandaşa sosyal konut üretme, gerçek bir kentsel dönüşümü hayata geçirme amacı taşımayan; aksine yabancılara bilhassa da zengin Araplara pazarlanan projelerin yol açtığı orantısız yoğunluk artışları Nilüfer'i de Bursa'yı da felaketin eşiğine sürükledi.

"Bursa'da çok sayıda, bazısı tartışmalı inşaat projesine imza atan şirketin müteahhidi, zemin sıvılaşması iddiaları bulunan 25.010,90 metrekarelik parsel alanında 300 bin metrekarelik inşaatını tamamlamaya çalışırken bir kent suçu daha işlemek için kolları sıvıyor.

Bu kez Nilüfer'in tam göbeğinde 100 dönümlük yeni bir modern ucube atışıyla herhâlde Bursa'nın tamamen mahvedilmesi amaçlanıyor."

Yukarıdaki satırlara yerel seçimden sadece iki gün önce yayınladığımız "Atışın serbest olduğu Bursa'da söz artık Bursalılarda!" başlıklı yazıda yer vermiştik.

Hedefi yabancılar olduğu için bugünlerde İngilizce reklamlarla pazarlanmaya çalışılan yeni modern ucube atışı denemesinin ayrıntılarına da değineceğiz.

Bursa da CHP Genel Merkezi de değişime hazır olduğunu gösterdi.

Ancak anlaşılan birileri bu değişimi rantın el değiştirmesi sanmış belli ki...

Tam da bu noktada Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir'in şu kıymetli sözlerini rant çevreleri ve onlara destek çıkanlara hatırlatmak gerekli:

"Bu yolda tabii ki Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi dahili ve harici bedhahlarımız her zaman var ama hiçbirisi kamu çıkarını korumak için, kamunun hakkını kamuya taşımamız için önümüzde engel olamayacaktır."

Şunun da altı çizilmeli:

Sanat sponsorlukları rantı aklama aracı olamaz!

Bazı sözde sanatçılar da rantçıları aklayamaz!

Öte yandan bazı müteahhitlerin giderek daha da zıvanadan çıktığına yönelik duyumlar da alıyoruz.

Bakın bu fotoğraflar Nilüfer'deki Çamlıca mahallesinden...

Yol kenarındaki ağaçları katlettikleri yetmezmiş gibi bir de Türk Telekom ve BUSKİ altyapısını defalarca darbelemişler...

Mahalle sakinlerini pervasızca sürdürdükleri inşaat çalışmalarıyla canlarından bezdirmişler...

Ataevler'i de Hasanağa'yı da hormonlu sözde ideal projeleriyle mahveden rant gruplarına karşı tüm yerel yönetimlerin siyaset üstü bir yaklaşımla mücadele etmesi gerekir.

Aksi takdirde değişimin anlamını yitireceği bilinmelidir.