Bozbey'den "izin vermeyeceğiz" resti: Bursalılar bir kaşık suda boğarlar

AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan'ın hafta başında Bursa'daki projelere ilişkin düzenlediği toplantı, Büyükşehir meclisinde yaşanan küfür skandalı, Osmangazi'deki hayvan barınağından tepki çeken görüntülerin kamuoyuna yansıması yerel siyasetin son günlerdeki sıcak başlıkları.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş partisini hedef alan olayların ardından dün kamuoyunun karşısına net bir duruşla çıktı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Hasan Öztürk, Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç, Gemlik Belediye Başkanı Şükrü Deviren, Harmancık Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan İl Başkanlığı'nda düzenlenen toplantıya katılanlar arasındaydı.

CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, Mudanya İlçe Başkanı Kurtuluş Furkan Atalay da oradaydı.

Bursa'nın kamucu Milletvekili Kayıhan Pala İstanbul'daki programlarından ötürü toplantıya katılamadı.

Başkan Yeşiltaş yoğun gündemin Büyükşehir boyutuna yaklaşımını "Bursa'yı Mustafa Bozbey gibi sosyal demokrat halkçı başkanın liyakatle ve adaletle yönetmesini hazmedemiyorlar" sözleriyle bir anlamda özetledi.

"Büyükşehir Belediyesi'nin kaynaklarını 20 yıl boyunca kendi menfaatleri için kullandılar. Mustafa Bozbey göreve geldiğinde belediye borç batağındaydı. Uygulanan mali disiplinle belediyenin borcu yüzde 15, iştiraklerin borcu ise yüzde 19 oranında azaldı.

Onların döneminde alınan döviz kredileri sebebiyle sadece BUSKİ'nin borcu döviz kuruna bağlı olarak yüzde 55 arttı. AKP'nin yaptığı israftan kaynaklanan borcu da bizim yönetimimiz ödüyor" dedi.

AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan'ın projeler hakkında yaptığı açıklamalara da yanıt verdi.

Başkan Yeşiltaş, Gürkan'a "Kendi siyasi alışkanlıklarının tezahürü olarak yine algılara oynamaya çalışıyor. 20 yıllık iktidarlarında ellerindeki devasa kaynakları israf ederek çoğu yılan hikayesine dönmüş projeleri sanki yeniymiş gibi gösteriyor. Bursa'da yaşayan herkes gerçekleri biliyor. Milletimizle dalga geçmeye güneşi balçıkla sıvamaya çalışıyorlar ancak nafile" sözleriyle yüklendi.

Görükle metrosu, Şehir Hastanesi metrosu, yüksek hızlı tren nerede dedi.

Bozbey'in son yerel seçimi tarihî farkla nasıl kazandığını AK Parti'nin iyi analiz edemediği açık.

Bazen Bursa'yı sanki 20 yıldır Bozbey yönetiyor gibi suçlamalar yapılması seçmenin mesajının hâlâ duyulmamakta ısrar edildiğinin bir anlamda yansıması.

Yeşiltaş, Büyükşehir Belediye Meclisi'nin son toplantısında Başkan Mustafa Bozbey'e küfür ve hakaret edilmesine karşı da dik bir duruş sergiledi:

"Kimse halkın helal oylarıyla seçilmiş, 20 yıllık bir keyfiyet ve israf dönemine son vermiş Bursa'nın evladı Mustafa Bozbey'e hakaret edemez!

Başkanımız Bozbey'e yönelik hakaret hadsizliği Bursa halkına yapılmış bir hadsizliktir, müsaade etmeyiz!

Kimse Bursa için hizmet üretilmesini, alınması gereken önemli kararları engelleyemez, Bursa'nın yüce meclisini sabote edemez."

Polemiklerin ironik yanına da değindi.

Kantin kart ve öğrencilere süt gibi sosyal projeleri engelleyenlerin aynı projeleri "neden yapılmıyor" diye sorgulaması büyük bir çelişkinin yanı sıra bir niyet göstergesi değil mi?

Yeşiltaş, "Meclisi sabote etmeye kalkan zat, Ali Sait Adiloğlu gibi şahıslar, yıllar boyunca Bursa'nın, Bursalının kaynaklarını sömürdü, şimdi asıl karın ağrısı da kendisinin hakkı olmadan aldıklarının artık Bursa halkı için harcanmasınadır" dedi ve bam teline geldi:

"Asıl derdi ne kantin kart ne de süt; Ali Sait Adiloğlu denen bu şahıs, Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne 41 faturayı 2024 Mart'ına kadar kesmiştir. Buradan soruyoruz; kestiğiniz fatura neyin faturasıdır? Ben size söyleyeyim, hesabını veremez! Çünkü bunların hayatları hesap veremeyecekleri işlerle doludur."

Osmangazi'ye gelirsek...

Yeşiltaş konuşmasının sonunda belediyeye ait barınaktan kamuoyuna yansıyan hayvanların katledildiğine yönelik görüntülere ilişkin şunları kaydetti:

"Osmangazi Belediye Başkanımız Erkan Aydın'a yapılan itibar suikastının bilincindeyiz. İlgili kişiler mahkemeye verilmiştir. Erkan Başkanımızın hayvanseverliği Bursalıların bildiği bir gerçektir. Tüm algı operasyonlarına karşı Belediye Başkanımızın yanındayız."

Toplantıda Başkan Mustafa Bozbey'e kendisine yönelik sarf edilen küfür ve hakaretlerle ilgili suç duyurusunda bulunup bulunmayacağını sordum.

"Elbette şikayetçi olacağız. Her yönüyle tüm görüntüler elimizde. O gün yapılan bir sosyal medya olayı da dolaşıyor. O dâhil olmak üzere tamamı hukuka yansıyacaktır" yanıtını verdi.

Başkan Bozbey, "Yaşananları kabul etmem mümkün değil. O hakaretler, maalesef küfür de var işin içinde, aslında Bursalılara yapılmıştır. Ben de meclis üyeleri de Bursalıları temsilen oradalar. Hiçbir meclis üyesi, meclisin huzurunu bozamaz; mecliste özellikle küfür, saldırı ya da bağırma gibi hareketlerde asla bulunamaz" dedi.

Şöyle devam etti:

"O görüntülere en fazla ben üzüldüm. Sabaha kadar uyuyamadım. Bursalılar olarak kabul edemeyiz. Sarf edilen sözlerin hiçbirini insan olarak da kabul edemeyiz. O şahısla ilgili kararı, üyesi bulunduğu parti verecektir. Toplum da bunu görecektir. Bu kararın ne olacağını bekliyoruz."

Bozbey, artık Belediye Meclisi Çalışma Yönetmeliği'nin eksiksiz şekilde uygulanacağını da belirtti:

"Mecliste kim huzursuzluk yaratıyorsa gerektiğinde güvenlik güçlerince meclis dışına alınacak. Bu bizim şu anda meclis grubu olarak aldığımız karardır."

Bozbey, yönetmeliğe göre huzuru bozan kişileri dışarı çıkarma yetkisi olmasına rağmen bunu şu ana kadar kullanmadığının altını çizdi.

Aslında yönetmeliğe göre grup sözcülerinin dahi gündeme geçilmeden önce Başkan'a yazılı olarak müracaat etmesi gerekiyor.

Başkan'ın başvuruyu inceleyip konuşma hakkı verip vermeme ayrıca konuşma süresini belirleme hakkı da var.

Diğer meclis üyelerine de söz verip vermeme Başkan'ın uhdesinde.

Büyükşehir'in son bir yıldaki bütün oturumlarını meclis salonunda takip ettim.

Söz isteyen herkese hiçbir zaman kısıtlaması uygulamadan konuşma hakkı tanıdı Başkan.

Bozbey, "Bir yıldır demokrasi anlayışım gereği acaba Bursa'nın daha iyi bir kent olması adına ifadeleri olur mu diye sürekli söz verdik. Zaman zaman eleştiriler oldu. Bunları da kabul ettik. Geçen meclisteki kadar olmasa da ona yakın bazı hareketler oldu buna rağmen meclis çalışma yönetmeliğinin dışında olağanüstü özgürce yönetmeye çalıştık ama gördük ki iş başka bir boyuta ulaşmış. Bugüne kadar zaten Bursa'nın sorunlarına yönelik çözüm önerileriyle ilgili hiçbir şey gelmedi de. Bundan böyle meclis, çalışma yönetmeliğine göre yönetilecektir çünkü Bursalılar bizden hizmet istiyor."

Bozbey'in şu sözleri de notlarımızın arasında yer aldı:

"Bursa bir yıldır bütüncül hale geldi. Herkesin birbirine saygı duyduğu birbirleriyle tokalaşmayan insanların birbirleriyle tokalaştığı bazı konularda bir araya gelip fikir beyan ettiği, ortaklaştığı bir Bursa olmaya başladık. Bizlerin getirdiği sinerji sayesinde oldu bu. Bursa'da bu bütünlüğü hiç kimsenin bozmasına izin vermeyeceğiz. Bursa'nın bütünlüğüne kim zarar vermeye kalkarsa Bursalılar onu bir kaşık suda boğarlar."

Daha önce de söylemiştik...

Yazının sonunda tekrar belirtelim:

Mecliste bir Başkan'a küfür ve hakaretler savurmak şüphesiz kabul edilebilir değildir, bu çirkinliğe kim sahip çıkarsa toplum vicdanında kaybedeceğini bilmelidir.

Meclisi kilitlemeye yeltenmek ise siyaseten intihar etmekle eş değerdir.

Çünkü ne Bursa artık eski Bursa ne de Türkiye eski Türkiye.