Bu konutların akıbeti ne olacak? CHP iddianamesinin Bursa ayağı...

Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) Bursa'da deyim yerindeyse sabıkalı bir kurumdur.

Üstelik sabıkası hayli kabarıktır.

Doğanbey'le şehri hançerlemiştir mesela.

Sıcaksu'da termal zenginliğin üzerine beton serpmiştir.

El çektiği Çataltepe projesi bir yılan hikâyesine evrilmiştir.

Kurum bazı plan değişikliklerini gerekli izinleri almadan gerçekleştirmiş, bağlı olduğu bakanlığın mevzuatını dahi çiğnemiştir.

Aynı TOKİ kamuoyunda tartışılan sıkıntılı iddiaları ise hep görmezden gelmiştir.

Konuyu daha önce bu köşede birkaç kez okumuştunuz.

Mustafakemalpaşa'daki Lalaşahin mahallesinde yapılan 683 dairelik sosyal konut projesindeki hak sahipleri zeminle ilgili endişeliydi.

İddiaları şöyleydi:

"2021'de ilk ihalesi açılan projenin 2022'de iptal edilmesi zeminle alakalı mı?

2022'de ikinci bir ihale ile başlatılan projenin iki bloğu zeminden kaynaklı iptal edilerek yeşil alana çevrilmiştir fakat birkaç blokta daha kayma olduğundan fore kazık sistemi ile önlem alınmaya çalışılmıştır."

Hak sahipleri yapılan çalışmanın ileride herhangi bir sıkıntı yaratıp yaratmayacağı konusunda akademik odalardan destek istemiş, bunun üzerine kentin vicdanı olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası Bursa Şubesi harekete geçmişti.

Bölgede incelemeler gerçekleştirilmiş sonra da TOKİ'ye resmî başvuruda bulunularak; mimari proje, statik proje, mekanik proje, elektrik projesi, tüm zemin etüdü projeleri ve raporların araştırılmak üzere gönderilmesi istenmişti.

Ancak TOKİ bu talebi nedense yerine getirmemiş, kamu kurumu niteliğinde bir meslek kuruluşunun, vatandaşlardan gelen talep üzerine projeleri incelemesine izin verilmemişti.

Bu durum sizce de düşündürücü değil miydi?

Projeler neden gizlenmişti?

Aradan uzun süre geçti.

Binalar yüzde 90 seviyesine kadar geldi.

Hak sahiplerinin endişesi mi?

Hâlâ giderilmedi.

Bölgede yer alan bir okulun da aralarında bulunduğu binalarla ilgili elimize ulaşan son görseller endişelerin haklılığını teyit eder nitelikteydi.

Dün konuştuğumuz hak sahipleri kayma sorununun giderilmediğini, sürdüğünü iddia ediyor.

Bugüne kadar konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmaması tepki çekiyor.

Bir AK Parti'li milletvekilinin vatandaşların şikâyetinin ardından projeyle ilgili iddiaları Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a ilettiğini duyduk.

Hak sahiplerinin aktardığına göre başka yapabileceğimiz bir şey yok denilmiş vatandaşlara.

Varsa bir sıkıntı felakete dönüşmeden acilen harekete geçilmelidir oysaki.

Herhangi bir problem yoksa da konu izah edilerek insanların tedirginliği sona erdirilmelidir.

Sorumluluk bunu gerektirir.

Yöneticiler sorumlu davranma mecburiyetindedir.

Bursa'nın deprem tehdidi altında olduğu unutulmamalı, bilim insanlarıyla derhâl bir teknik inceleme gerçekleştirilerek vatandaşların kaygıları ortadan kaldırılmalıdır.

Lalaşahin'de yaşanan sıkıntıların sadece yapı güvenliği ile sınırlı olmadığını proje ihale bedellerinden evlerin teslim tarihine, ödeme koşullarından muhtemel mağduriyetlere kadar birçok başka problemin söz konusu olduğunu da belirteyim.

Bursa'nın kamucu Milletvekili Kayıhan Pala'nın hak sahiplerinin yaşadığı sıkıntıları meclis gündemine taşıdığını ancak sorularına göstermelik yanıtlar verildiğini de ekleyeyim.

Yazının devamında CHP'den söz edeceğiz...

CHP'nin 38. Olağan Kurultayı hakkında hazırlanan iddianame kabul edildi.

İddianamedeki 12 şüpheli arasında CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş ve Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın da yer alıyor.

40 sayfalık iddianameyi okudum.

MASAK raporundan söz edilse de MASAK raporunda şüpheli herhangi bir hesap hareketine rastlanmadığı bilgisine iddianamede yer verilmemiş.

Suçlayıcı beyanlar ise sayfa sayfa iddianameye eklenmiş.

Mustafa Bozbey 2019'da malum Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Bursa Büyükşehir'e aday gösterilmişti.

38. Olağan Kurultay'dan önce de Kılıçdaroğlu'nun 2024'teki adayı Bozbey'di.

Hatta Bozbey kurultayı Özgür Özel'in kazanmasının ardından "Beni Kemal Kılıçdaroğlu Büyükşehir'e aday göstermişti. Genel Başkan'ın inisiyatifiydi. Parti Meclisi'ne Genel Başkan önerecekti. Şimdi o durum değişti. Benim adaylığım da şu an için düşmüş oldu. Şu anda aday adayıyım diyebilirim. Sürecim askıda" demişti.

CHP'nin Büyükşehir adayının değişebileceği dahi kulislerde konuşulmuş ancak Bozbey'den başka Bursa'yı kazanabilecek bir aday olmadığı anlaşılınca yeni yönetim de Bozbey'in adaylığına karar vermişti.

Bunları hatırlattık zira kurultayda Özgür Özel'in desteklenmesi karşılığında kurultay delegesi olan Mustafa Bozbey Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı yapıldı şeklinde bir ifade dahi mevcut söz konusu iddianamede!

Başka bir söz söylemeye de gerek yok herhâlde...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, dün partisinin grup toplantısında "hodri meydan" dedi.

Şu mesajları önemliydi:

"Atatürk'ün partisine seçim olmadan gelecek adamın 2 milyon üyemiz alnını karışlar. Nokta. Biz buradayız, partimizin başındayız. 47 yıl sonra birinci partiyiz, Erdoğan'ın hedefiyiz, dosta düşmana söylüyoruz ki; teslim olmayız. Biz kazanacağız, Erdoğan gidecek, Cumhuriyet Halk Partisi kalacak."

Aslında süreç CHP'nin dâhilî bedhahlarının kim olduğunu net şekilde gözler önüne serdi.

Parti, siyaseti sadece şahsî ikballeri uğruna yapan, yerelde ve genelde iktidarla rant ittifakı kuran içindeki ihanet şebekesinden arınmadan iktidar hedefine asla ulaşamayacağını artık idrak etmeli.