Burada da yapılaşma olmazsa olmaz! Dünyada sadece Bursa'da...

Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi mayıs ayı ikinci toplantısında gündeme gelen Gürsu'daki Ericek mahallesi Soğucak bölgesinde yer alan parsellere ilişkin plan değişikliği oy çokluğu ile kabul edilmişti.

Başkan Mustafa Bozbey ve CHP grubu düzenlemeye ret oyu vermişti.

Kırsal turizm adı altında yapılaşmaya açılmak istenen Ericek Göleti'ne cephe parsellerle ilgili plan değişikliğine, CHP Büyükşehir Grup Sözcüsü Yücel Akbulut, "Bölgenin doğal yapısını, dokusunu ve ekolojik dengeyi tahrip edecek nitelikte belediye hizmet alanı, kat yüksekliği ve emsal değerlerinin bölgede oluşturacağı öngörülen yapı yoğunluğunun bölgenin doğal dokusunu maksimum seviyede negatif yönde etkileyeceğini, donatı dağılımlarının orantısız olduğunu düşünüyoruz" sözleriyle tepki göstermişti.

Geçen 22 Mayıs'ta şu ifadelere yer vermiştik bu sütunlarda:

"Aşağıdaki görsele bakalım...

Ericek'te yapılaşmaya açılan parsellerin neredeyse tamamının tarla niteliği!

Düzenleme dışında kalan yerlerin geleceği sizce ne olacak peki?

O ağaçlar korunabilecek mi?

Ericek Göleti'yle Katırlı dağlarının sunduğu flora ve fauna çeşitliliğini bu düzenlemenin nasıl etkileyeceği esasında belli.

Şehrin kırsal turizme ihtiyacı varsa evvela bilim insanlarının rehberliğinde Çevre Düzeni Planı sonuçlandırılmalıdır.

Ardından belirlenen yerlerde gerekli altyapı ve üstyapı çalışmaları tamamlanmalıdır.

Kimin, nasıl denetlediği belli olmayan foseptiklerle doğanın canına okunmamalıdır.

Rant uğruna Bursa'da daha fazla yıkıma yol açılmamalıdır.

Akademik odalar, Gürsu'daki planı askıya çıktığında mercek altına almalıdır."

Mecliste kabul edilen plan değişikliği askıya çıktı.

Gelin, beraber inceleyelim şimdi ayrıntıları:

Bursa 2020 Yılı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı kararları kapsamında, 'Orman Alanları' olarak tanımlı bölge, planlama alanları dışında kalıyor.

Biz ne yapıyoruz peki?

Daha yeni Çevre Düzeni Planı'nı hazırlamadan, planlama alanlarının dışındaki bir bölgeyi kırsal turizm adı altında yapılaşmaya açıyoruz!

Üstelik bunu 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı'nı atlayarak yapıyoruz!

Planın detaylarında dikkate alınması gerektiğini gördüğümüz başka önemli hususlar da var.

Düzenlemeye, Devlet Su İşleri (DSİ) 1. Bölge Müdürlüğü, "Yapılan incelemede planlama alanının bölgedeki yerleşim yerlerinin uzun vadede içme suyu temini için planlama etüt çalışmaları Kurumumuz tarafından yürütülen Sölöz Barajı Uzun Mesafe Koruma Alanı içerisinde yer aldığı, planlama alanı içerisinde Mülga İl Özel İdaresi tarafından inşa edilen Ericek Göleti'nin bulunduğu ve planlama alanı içerisinde Soğucak Dere ve yan kollarının yer aldığı tespit edilmiştir.

Ayrıca alan içerisinde Soğucak Dereye mansaplanan yağış havzası küçük yan derelerin bulunduğu bölgelerde herhangi bir yapısal faaliyet düşünülmesi durumunda yüzeysel yağış sularının drenajına yönelik belediye altyapı tedbirleri kapsamında gerekli tedbirler alınmalıdır.

Bununla birlikte gerek imar çalışmaları sırasında gerekse yapı inşası aşamasında gerek personel gerek işletme kaynaklı her türlü sıvı atıkların tabii zemin ile temasın kesilmesi, sızdırmazlık sağlanarak depolanması, yer altı suyu korunması için gerekli tedbirlerin alınması, sonradan tespit edilebilecek pınar, kaynak veya yeraltı suyunun korunması için gereken tedbirlerin alınması'' gereklidir şeklinde görüş bildiriyor.

DSİ, BUSKİ Genel Müdürlüğü'nün görüşü alınmalıdır uyarısını da yapıyor.

Peki, BUSKİ ne diyor derseniz onu da söyleyelim:

BUSKİ; söz konusu bölgeye ait mevcut planlanan (içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu) altyapı hatları bulunmamaktadır. Bölge topografyası gereği planlama bölgesinin mevcut altyapı sistemine bağlantısı mümkün değildir görüşünü bildiriyor.

Yani uzun vadede içme suyu temini için planlanan bölgede altyapı falan bulunmuyor.

Ancak mesele değil, ne de olsa bizim sızdırmaz foseptiklerimiz var!

Canlı yaşamının sona erdiği Nilüfer Çayı'nı bile nasıl muhteşem şekilde koruduysak Ericek'i de koruruz, şüpheniz olmasın!

Zaten o foseptiklerin sızdırıp sızdırmadığı da her gün denetleniyor, zerre tedirginliğiniz bulunmasın!

Bu arada bitti mi derseniz, bitmedi...

Ranta açılan bölgede bir de şu güzellik var:

Tarım ve Orman Bakanlığı 2. Bölge Müdürlüğü'nün yazısıyla öğreniyoruz ki Gürsu'daki Ericek mahallesi, dünya üzerinde sadece bu mevkide yayılış gösterdiği tespit edilen Verbascum yurtkuranianum (Gök sığırkuyruğu) türüne ev sahipliği yapıyor.

2. Bölge Müdürlüğü'nün düzenlemeyle ilgili yazısında şu ifadeler yer alıyor:

"Lokal endemik olan bu türün birey sayısı tüm dünya üzerinde sadece 250 civarındadır. Türün yok oluşunun önlenebilmesi maksadıyla 2006 yılında Tür Koruma Eylem Planı hazırlanmış olup bu plan kapsamında çeşitli faaliyetler gerçekleştirilmektedir. Türe ait bireylerin en fazla bulunduğu nokta, Ericek Göleti çevresindeki mesire alanı içerisinde yer almaktadır. 2006 yılından günümüze kadar her yıl düzenli olarak yapılan izleme çalışmalarında, türün birey sayısında düşüşe neden olan en önemli etkenin alandaki rekreasyon faaliyetleri olduğu tespit edilmiştir."

Koca Bursa'nın canına okumadık sanki!

Gök sığırkuyruğu da nedir ki!

Lokal endemikmiş, tüm dünyada 250 civarındaymış, sadece Gürsu Ericek'teymiş, rekreasyon faaliyetleri türü yok etmekteymiş...

Geçelim bu işleri!

O da Verbascum yurtkuranianum isimli arkadaşımızın şanssızlığı!

ATV ile gezerken ışık hızıyla değil de daha yavaş geçeriz olmadı!

Neyse ki bu şehrin vicdanı olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası Bursa Şubesi, Ericek'teki rant planına itiraz etme kararı aldı.

Malum zihniyetin itirazı kabul etmeyeceği aşikar.

Hâliyle mutlaka söz konusu düzenleme yargıya da taşınmalı!

Bursa'nın değerleri daha fazla yok olmamalı!