Büyükşehir'de suç mu işlendi? Nilüfer'in göbeğindeki utanç sona erdi!

Dün Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi'nin ekim ayı ikinci oturumunu takip ettik.

2025-2029 Stratejik Planı; AK Parti, MHP ve BBP oylarıyla reddedildi!

Söz konusu plana ilişkin taslak, 11 gün önce meclisteki partilere gönderilmişti.

Buna karşın Cumhur İttifakı üyeleri planı inceleyemediklerini söyledi.

AK Parti grubu adına konuşan Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, eksiklikler olduğunu savunarak planın komisyona geri çekilmesini istedi.

Geri çekilse ne değişecekti?

Planın meclise gelmeden görüşüldüğü Plan ve Bütçe Komisyonu'nda iki AK Parti'li meclis üyesi stratejik plana katılmıyorum demişti.

AK Parti'li Sinan Kahraman ise komisyon raporuna muhalefet şerhi düşmemişti!

Şimdi...

Öncelikle şunu ifade etmemiz gerekli:

Stratejik plan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in de mecliste ısrarla anlatmaya çalıştığı gibi Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın stratejisini belirleyen plandır.

Kanun da açıktır.

Mecliste onaylanmak zorundadır.

Yani süreci uzatmak anlamsızdır.

Senelerdir süren yanlışlar ortadadır.

Bursalıların kaybedecek bir günü dahi kalmamıştır.

Başkan Bozbey, meclisteki görüşmelerin ardından oylamaya geçti.

Aynen şunları söyledi:

"Stratejik planı oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler... Etmeyenler... Oy çokluğu ile reddedilmiştir."

Plan; yazının başında belirttiğimiz üzere AK Parti, MHP ve BBP oylarıyla kabul edilmedi.

Başkan Bozbey, "Bursalılar adına reddetme hakkınız yok. Mahkeme yolu açılmıştır. Yarın hemen hukukçu arkadaşlarımız faaliyete geçebilirler" dedikten sonra ret oyu veren bazı meclis üyeleri biz komisyona havaleyi oyladık ifadelerini kullandı!

Zira yapılan yanlıştı.

Hatanın belki de farkına varılmıştı.

CHP Büyükşehir Grup Sözcüsü Yücel Akbulut, "Stratejik planda Bursalıların aleyhine olan hiçbir şey yok. En önemli sorun olan ulaşıma bütçede yüzde 36 pay ayrıldı. 106 kişiyiz. Hepimiz bu planı hazırlamak istesek inanın hepimiz farklı bir plan hazırlarız. Kararınızı gözden geçirin" uyarısı yaptı.

Akbulut, konuşmasından sonra meclise 10 dakika ara verilmesini talep etti.

Başkan Bozbey, bu isteği kabul etti ancak verilen arada da Akbulut'un yanlıştan dönün çağrısına rağmen Cumhur İttifakı'nın komisyona geri çekme tutumu değişmedi.

CHP'li Büyükşehir Meclis Üyesi Sefa Yılmaz, yaptığı konuşmayla durumu aslında özetledi:

"Stratejik planı istediğiniz kadar eleştirebilirsiniz, doğru olmadığını savunabilirsiniz. Buraya 100 belediye başkanı getirin, her biri kendi stratejik planını farklı yapacaktır. Her birinin bakış açısı farklı olacaktır. Bütçede de bu böyledir. Kanun açık. Meclis bunu onaylamadığı zaman suç işler, bir kere daha düşünün" dedi.

Yılmaz'ın sözlerinin ardından ret oyu veren bazı meclis üyeleri tekrar oylamaya geçilmesini istedi.

Bu esnada kimi meclis üyelerinin suç işlememek için meclisi terk etmeye başladığı gözlendi.

Ferhat Erol; salt çoğunluk için meclis üyesi bırakacağız, tekrar oylama yapın dedi.

Ancak tekrar oylamaya geçilmedi.

Ret oyu veren meclis üyelerinin kararlarının arkasında durmaması da yapılanın yanlış olduğunun ayrı bir göstergesiydi.

Stratejik planla ilgili Bursa tarihinde daha önce hiç görülmemiş bir süreç işletilmişti oysaki.

Başkan Bozbey; 17 ilçeyi ekibiyle tek tek ziyaret etmiş, ilçe belediye başkanlarıyla bir araya gelmişti.

Herkes dinlenmişti.

Muhtarlar, akademik odalar ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri plana katkı vermişti.

Buna rağmen ret oyu verilmesini Başkan Bozbey, "Şaşkınım" sözüyle değerlendirdi.

Açıkçası haksız da değildi!

Bozbey, "Zaman kaybına tahammülümüz yok. Bursalıların menfaatleri bizim birinci önceliğimizdir. Bunun böyle bilinmesi lazım. Artık gerekli hukuki yollara başvurarak süreci devam ettireceğiz. Bursalılara karşı stratejik planı reddetme hakkınız yok. Sonuç olarak hayırlısı olsun" dedi.

Takip edeceğiz süreci diyelim ve Nilüfer'e geçelim.

Konuya daha önce defalarca yer verdik bu sütunlarda.

Geçen dönemde ayyuka çıkan rant iddialarıyla gündemden düşmeyen, 'tek imza' ile sayısız kent suçu işlenen Nilüfer'deki Altınşehir, Ertuğrul, 23 Nisan mahallesi sakinleri; mühürlenmiş olmasına rağmen faaliyetlerine devam ederek insanlara, hayvanlara, çevreye zarar veren kaçak beton santralinin kapatılması için büyük mücadele vermişti.

Nilüfer'de yeni bir dönem başlatan Şadi Özdemir de rant gruplarının değil halkın yanında bir tutum sergilemişti.

Kaçak santral defalarca mühürlenmişti.

Şadi Başkan'ın şu sözleri ibretlikti:

"Kanunsuzluk kanun haline gelmiş Türkiye'de. Maalesef gücü olan karar veriyor ve yapıyor.

Sermayenin gücü; çevreyi, doğayı, insan haklarını yok etmede kullanılıyor çok rahat.

Bazı güçler devreye giriyor, bunun yıkılmasını veya durdurulmasını bir şekilde engelliyor.

Bunlar güçlü sermaye grupları...

2023'ten beri defalarca mühürlendi.

Tam 10 kez mühürlendi.

Burada böyle bir yapının olması ve bunu yıkamıyor olmak acı bir şey."

Bu şehrin hakkını savunan az sayıdaki siyasilerden biri olan İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu da konuyu meclis gündemine taşımıştı.

"Bursa'nın Nilüfer ilçesi Ertuğrul Mahallesi'nde Teknik Beton şirketine ait 'kaçak beton santrali' adeta devlete meydan okuyarak kentin ortasında faaliyet gösteriyor" sözleri çarpıcıydı.

Dün sevindiren haber Altınşehir Mahallesi Muhtarı Melahat Ünlü Şanal'dan geldi.

Kaçak beton santrali faaliyetine son verdi.

Elektriği kesilen firma sonunda kaldırdı kaçak santralini.

Bu noktada Bursa Valisi Erol Ayyıldız'ın da hakkını teslim edelim.

Şanal, "Vali Bey yarına kadar süre verdik, kaldırmazlar ise yıkacağız demişti. Altınşehir ve Ertuğrul mahallesi halkı kazandı. Şükürler olsun. Sağlığımızla kimseyi oynatmayız. Kaçağa ve talana asla izin vermeyiz. Halkız biz" dedi.

Rantçılara karşı sergilenen bu mücadeleye katkıda bulunan herkesi kutluyoruz.

Santral tamam, Şadi Başkan artık kaçak bungalovları da derhâl yıkmalı.

Yolsuzluklarla mücadelede eski-yeni ayrımı yapılmamalı!

İş takipçilerine de göz açtırılmamalı!