CHP'nin olağanüstü kurultayı ve Bursa'nın dahili bedhahları!

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) 21. Olağanüstü Kurultayı, 'İrade Milletindir' temasıyla dün gerçekleştirildi.

Ayrıntılara değinmeden önce hakkını teslim etmek gerekli:

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu'nun tutuklandığı 19 Mart sürecinin başından itibaren kayda değer bir performans sergiledi.

Lokomotif gençlerdi şüphesiz ki...

Özel ise cesaretli liderliği ile ortaya çıkan sinerjiyi doğru yönetti.

Kararlı ve kapsayıcı yaklaşımı toplumsal muhalefeti perçinledi.

Tavizsiz tavrı korku duvarlarını yerle bir etti.

Saraçhane direnişi tarihîydi...

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum atanmasını önleyen önemli faktörlerdendi.

Olağanüstü kurultay kararı da partiye kayyum atanmasının önüne geçti.

Yaklaşık 15,5 milyon oyla İmamoğlu'nun resmen CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı olduğu ön seçimin başarıyla gerçekleştirilmesi...

2.2 milyonluk müthiş katılımla yapılan bayram arifesindeki Maltepe mitingi...

Sosyal medyada çığ gibi yayılan 2 Nisan boykotunu sahiplenmesi...

Protestolardaki tutuklamalara karşı sesini yükseltmesi...

Haksız uygulamalara yönelik hesaplaşacağız sözleri...

CHP'yi zaman ve mekân tanımayan eylemsel anlayışla mobilize etmesi...

Çoğaltmak mümkün örnekleri.

19 Mart sürecindeki hareketleri, Özel'in 5 Kasım 2023'te Kemal Kılıçdaroğlu'nu devirerek oturduğu genel başkanlık koltuğunun hakkını verdiğinin göstergelerindendi.

Zaten aynı Özel, CHP'yi 47 yıl sonra Türkiye'nin birinci partisi yapan isim değil miydi?

Olağanüstü kurultaya dair izlenimlerimizle devam edelim şimdi:

Özgür Özel'in dışında iki siyasi daha aday olacağını duyursa da Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal adaylıktan çekildiğini açıklamıştı.

Sözde topladığı imzaları 5 dakika geç teslim ettiği için genel başkan adaylığının kabul edilmediğini iddia eden eski milletvekili Berhan Şimşek'in yandaş aparatlara malzeme sunmak için sergilediği nefret içerikli kısa süreli şov ise açıkçası içler acısıydı.

Özel'in kurultay konuşması sertti.

Cuntacılar çıkışı asla geri adım atmayacağının işareti gibiydi.

Bursa'ya da değindi.

Şu sözleri notlarımızın arasına girdi:

"Saraçhane'de mücadele ederken, cuntacılar; partimize kayyım atama planını beş kez deneyip yapamayanlar bir kez daha niyetlendiler.

Ayrıca yalanlarla, iftiralarla bu salondaki delegelerin tertemiz iradesini karalamaya çalıştılar.

Bursa'da sadece iktidarın itibar ettiği bir meczup Bursa İl Başkanı'mıza iftira atmıştı, hakaret etmişti.

Kendisi haklı olarak bu meczup hakkında suç duyurusunda bulundu. 2023'ün Kasım'ında bu meczup cezalandırılmak yerine dosya Ankara'ya gönderildi."

Özel'in değindiği meczubun Bursa'daki türdeşlerini kimlerin palazlandırdığını herhâlde bilmeyen kalmadı.

Kılıçdaroğlu'nun devrildiği kurultaydan sonra 1 Nisan'da görüşeceğiz diyenler CHP'nin 31 Mart'ta birinci parti olmasının ardından da tek gün dahi durmadı.

Değişimden rahatsız olan, siyaseti sadece şahsî ikballeri uğruna yapan, yerelde iktidarla ittifak kuran, sayısız kirli akçeli işe de karışan özde değil sözde sosyal demokratlar; Bursa'da 47 yıl sonra CHP'yi iktidara taşıyan kadrolara sistematik saldırılar başlattı.

Bilhassa; Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, CHP Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin sayısız iftiraya uğradı.

Kurultayda şaibe var algısı yaratıldı.

Bu iftirayı yayanlar yine sözde bazı CHP'liler tarafından da fonlandı.

CHP örgütünü dezenformasyon operasyonları ile dizayn etmeye çalışanlar, memleket her anlamda yanarken Bursa'da İl Başkanı'nı devirmeye kalktı!

İmamoğlu'nun tutuklanması, CHP'ye kayyum atanma ihtimalinin mutluluğu ile sevinçten coşanlar, içten içe istedi Bursa'da ranta karşı duran belediye başkanlarına da operasyonların sıçramasını.

Partinin çıbanlarının ne yapmaya çalıştığı ise sanki sonunda anlaşıldı!

1321 delege vardı.

1276 delege oy kullandı.

Özgür Özel, tek aday olarak girdiği seçimde 1171 delegenin oyunu alırken, 105 oy geçersiz sayıldı.

38. Olağan Kurultay'da Kılıçdaroğlu'na oy veren 359 delege dün Özel'e oy attı.

Parti Meclisi (PM) seçimine gelirsek...

Özgür Özel'in anahtar listesi fire vermedi!

Tamamı delegenin oylarıyla PM'ye seçildi.

Özel'in anahtar listesinde beklendiği gibi Bursa'dan iki isim vardı.

Partinin çalışkan gençlerinden Canan Taşer 764 oyla PM'ye 9. sıradan yeniden seçildi.

Taşer, 19 Mart sürecinin ardından yereldeki bazı yapılanmalara karşı daha dikkatli olacaktır kuşkusuz.

CHP'nin önemli belirleyicilerinden Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da 731 oy alarak 21. sıradan PM'ye girdi.

Özgür Özel, kurultay konuşmasında delegelere anahtar listemi size emanet ettim diye seslendi.

O listede geçen kurultayda bize emanet ettiğiniz isimleri korudum da dedi.

Önceki kurultayda Özel'in listesini delen muhalif listede yer alan 8 kişiden 5'i Özel'in dünkü anahtar listesinde yer aldı.

Özel, şunun altını çizdi:

"Bizimle birlikte olan ve asla parti içi tartışmalara, hakaretlere, iftiralara girmeyenleri ya da kendi tasarrufu olanların haricindeki kimseyi dışlamadık."

Özel, 8 kişi arasında 3 ismin üzerine çizmişti!

O isimler Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Müslim Sarı ve Koza Yardımcı'ydı.

Özel'in neden böyle bir karar aldığını anlamak için mesela sadece Bursa'da Orhan Sarıbal'ın PM'ye girmesi için sosyal medyada paylaşım yapanları incelemek bile yeterli olabilir düşüncesindeyiz.

Sarıbal, Ekrem İmamoğlu'nun Cumhurbaşkanı Adayı olması için imza vermemişti.

Ayrıca, kurultaydan önce Bursa'da düzenlenen toplantıda da Özgür Özel için imza vermemişti.

Jakoben yönetim tarzı tepki çeken Yıldırım İlçe Başkanı İlhami Gün, Eski Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz, Eski Kestel İlçe Başkanı Hatice Doğan da Özel'e imza vermeyen isimlerdendi.

Özel'in çizdiği Sarıbal, Müslim Sarı ve Koza Yardımcı; İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı'nın oluşturduğu 'Denge ve Dayanışma Listesi'nde yer aldı.

Salıcı ile birlikte üç isim de PM'nin yedek kulübesinde buldu kendini...

Popülist söylemlerle emekçinin, gençlerin sırtından prim devşirip kürsüden iner inmez şahsî ikbali uğruna iktidarla iş tutan, rantçıların yeniden aday olması için canhıraş çalışan, partiyi koltuk hevesi uğruna ateşe atan, belediye başkanlarına sistematik şekilde saldıran Bursa'nın tüccarı kurultay salonundaki herkesi öpse de umduğunu bulamadı yani.

"Süte su karıştı, sonra söze yalan, mideye haram. İşte orada bozuldu insan."

Bu arada...

Bursa sandığından Canan Taşer'in birinci, Kayışoğlu'nun ikinci, Sarıbal'ın ise sonuncu çıktığı söyleniyor.

Öte yandan...

Son dönemde Nilüfer siyasetinde karşımıza çıkan isimlerden biri olan Erdal Aksünger de PM'ye aday olmak için kulis faaliyeti yürüttü.

Gökhan Günaydın'la da görüştü.

Ancak anahtar listeye girme çabası sonuçsuz kalınca adaylıktan vazgeçti.

Kurultayın ardından CHP yine sahada olacak.

CHP, Özel'in giderek güçlenen liderliği ile tamamen hedefe kilitlenmek istiyorsa parti suçu işlediği açık isimlerle ilgili ihraç sürecini bir an önce tavizsiz şekilde uygulamalıdır.

Parti gücünü hâlâ iç çatışmalarla heba ederse bundan iktidar kazançlı çıkacaktır.