İki Başkan'dan dikkat çeken mesajlar! "Sert mücadelemiz devam ediyor, edecek"

Dün güne, Büyükşehir Belediyesi'nin başarılı iştiraklerinden Tarım Peyzaj AŞ'de başladık.

Önce Başkan Mustafa Bozbey'in katılımıyla gerçekleştirilen; 20 bin 'Aronya' ve 'Yaban Mersini' fidanı dağıtımı ile şirketin bünyesine katılan 27 yeni araç için düzenlenen törene katıldık.

Tarım arazilerini rant uğruna her geçen sene biraz daha kaybeden Bursa'da, zorlu ekonomik koşullar altında ayakta kalma mücadelesi veren üreticiden yana atılan her adım şüphesiz hayli önemli.

Başkan Bozbey'in "Çiftçiyi desteklemek, sürdürülebilir gelecek inşa etmektir" yaklaşımı da açıkçası kıymetli.

Tam da bu noktada bir parantez açmamız gerekli:

Bozbey'in sürekli Bursa'nın verimli topraklarını korumanın önemine değinmesi...

Geçmişteki yanlışların tekrarlanmasına izin vermeyeceğinin altını çizmesi...

Kırsal kalkınma politikalarını öncelemesi...

Çiftçiye, tarım alanlarına sahip çıkmak için senelerdir mücadele veren, kendi ifadesiyle "güzel insanları" kent yönetimine dâhil etmesi Bursa adına ayrıca değerli değil mi?

Devam edelim şimdi:

Başkan Bozbey, Tarım Peyzaj AŞ filosuna katılan yeni araçların satın alma bedellerinin, 5 yıllık kiralama ücretlerinin altında olduğunu da belirtti.

"Dışarıya vereceğimiz her kuruş Bursalıların parasıdır. Çok iyi hesap yapmak zorundayız. Bu anlamda arkadaşlarımızı kutluyorum" dedi.

Çiftçiye, yakında gübre ve damlama boru desteği vereceklerini de söyledi.

İkinci durağımız ise Nilüfer'di.

Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Tarımsal Kalkınma Kooperatifi (NİLKOOP) iş birliği ile düzenlenen, üç gün sürecek "Tarımsal Kalkınma ve Kooperatifçilik Çalıştayı"nın açılışına CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın da katıldı.

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, çalıştayın amacını şöyle özetledi:

"Arzumuz kırsalda kooperatifler kurmak. Kooperatifleşip ürünlerini bunun üzerinden pazarlamalarını, kendileri satamıyorlarsa NİLKOOP üzerinden satın alarak onları harekete geçirmek istiyoruz."

Mevcut konjonktürde sadece üretimi desteklemek yetmiyor ne yazık ki...

Sonrasında da çiftçiyi tüccarın insafına bırakmamak gerekiyor.

Üretimi sürekli kılmak için örgütlü mücadele, kooperatifleşme dışında başka çözüm yolu da bulunmuyor.

Şadi Başkan, konuşmasında tarım alanlarındaki kaçak yapılara da değindi.

Mesajları kayda değerdi:

"Tarım alanlarımıza ciddi miktarda kaçak yapılar inşa ediliyor. Koca koca fabrikalar kurulmuş, geçmiş dönemde çok önünde durulamamış.

Şimdi onları nasıl temizleyeceğiz bilmiyorum ama yeni dönem için çok net, kararlı şekilde bunların üzerine gitmeye devam edeceğiz.

Gördüğümüz her yeni yapıyı yıkıyoruz. Bir gecede asfalt, beton döküp altına ertesi gece çelik konstrüksiyonla iki gecede bir fabrika yapabiliyorlar. Haberimiz olduğu andan itibaren yıkıyoruz. Sert mücadelemiz açık şekilde devam ediyor, edecek."

Turgay Erdem döneminde ayyuka çıkan rant iddialarıyla gündemden düşmeyen...

'Tek imza' ile sayısız kent suçu işlenen...

Fahiş emsalli inşaatlar, orantısız yoğunluk artışlarıyla neredeyse her mahallesi katledilen...

Kamu alanları dahi müteahhitlere peşkeş çekilen...

Tarım arazilerinde mantar gibi türeyen kaçak sanayi ve depolama tesisleriyle bungalovların seyredildiği Nilüfer'de Şadi Başkan'ın yeni bir dönem başlattığı kesin.

Ancak kaçak yapılarla eski, yeni ayrımı yapılmaksızın mücadele edilmesi gerekli.

Tarım alanlarında yer alan tüm bungalovlar ve kaçak sanayi, depolama tesisleri temizlenmeli.

Nilüfer'de yeniden yeşermeye başlayan adalet duygusu zedelenmemeli.

Bursa'nın kamucu Milletvekili Prof. Dr. Kayıhan Pala'nın çalıştaydaki sözleriyle noktalayalım yazıyı:

"Şadi Başkan'ın ve ekibinin, Türkiye'nin gerçek gündeminde yer alması gereken tarımsal gelişmeyi ve kooperatifçiliği ön plana alan böyle bir çalıştayı düzenlemesi çok değerli.

Biliyorsunuz geçen hafta Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa'nın 2050 vizyonunu açıklarken tarım topraklarının 17 ilçede de korunmasına ilişkin bir ilkeyi de toplumla paylaşmış oldu.

Bundan sonra hep birlikte hepimiz karar verme süreçlerine katılarak tarım topraklarını korumayı başarabilirsek bu hepimiz için özellikle çocuklarımız ve gelecek kuşaklar için çok büyük değer taşıyacak."