Nilüfer'de kim, kime meydan okuyor?

Geçen dönemde ayyuka çıkan rant iddialarıyla gündemden düşmeyen, 'tek imza' ile sayısız kent suçu işlenen Nilüfer'deki Altınşehir, Ertuğrul, 23 Nisan mahallesi sakinleri; mühürlenmiş olmasına rağmen faaliyetlerine devam ederek insanlara, hayvanlara, çevreye zarar veren beton santralinin kapatılması için mücadeleye devam ederken konu meclis gündemine de taşındı.

Bu şehrin hakkını savunan az sayıdaki siyasilerden biri olan İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu; İçişleri Bakanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı'na verdiği soru önergelerinde çarpıcı ifadeler kullandı.

Aktaralım aynen bazılarını:

"Bursa'nın Nilüfer ilçesi Ertuğrul Mahallesi'nde Teknik Beton şirketine ait 'kaçak beton santrali' adeta devlete meydan okuyarak kentin ortasında faaliyet gösteriyor.

Bu tesise önce üst üste para cezaları kesiliyor, ardından da 20 Aralık 2023'te 'yıkım kararı' alınıyor.

Aradan tam 22 ay geçmesine karşın şirketin kılı kıpırdamıyor.

Nilüfer Belediyesi, son çare 1 Ağustos 2024'te, 'ruhsatsız' ve 'kaçak' olan beton santralini kapatma kararı alıp tesisi mühürlüyor.

Ancak kapatma kararına ve mühre rağmen beton santrali çalışmaya devam ediyor.

Belediye bugüne kadar kaçak tesisi tam 5 kez mühürlüyor, her seferinde şirket mührü söküp şehrin tam merkezinde zehir saçmayı sürdürüyor.

Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi hazırladığı raporla, evlere sadece 100 metre mesafede olan santral nedeniyle bölge halkının nasıl zehirlendiği gözler önüne seriyor.

Raporda, beton santrallerinin yerleşim yerlerinde en az 3 kilometre uzakta kurulması gerektiğine de vurgu yapılıyor.

Aksi halde astım, kronik bronşit, solunum yolu, kardiyovasküler, anksiyete ve hipertansiyon gibi birçok hastalığa yol açtığına da işaret ediliyor.

Ancak şirket, kentin tam göbeğinde etrafa toz, duman, zehir saçarak üretime devam ediyor.

Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ise devletin desteğini alamadığını ifade ediyor.

Bakanlığınız, yerleşim yerlerinin içinde 'kaçak' ve 'ruhsatsız' yapı olarak kurulu bulunan Teknik Beton Santrali'nin 'yıkım' kararının uygulanamaması ile ilgili bilgi sahibi midir?

Konu ile ilgili olarak, Bursa Nilüfer Belediyesi'nin, kaçak ve ruhsatsız santrali yıkmak için Nilüfer Kaymakamlığı'ndan istediği desteğin verilmemesinin sebebi nedir?

Nilüfer Belediyesi'nin yıkım tebligatı sonrasında hakkında kapatma kararı verilen ve defalarca mühürlenmesine karşın, mühürleri sökerek faaliyetine devam eden Teknik Beton şirketine bakanlığınızca herhangi bir yasal işlem uygulanacak mıdır?"

Kısa süre önce Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir de, kaçak beton santrali ile ilgili ulusal basına yaptığı açıklamada üzerinde hayli düşünülmesi gereken ifadeler kullanmıştı.

Neler mi demişti?

Hatırlatalım:

"Kanunsuzluk kanun haline gelmiş Türkiye'de. Maalesef gücü olan karar veriyor ve yapıyor.

Sermayenin gücü; çevreyi, doğayı, insan haklarını yok etmede kullanılıyor çok rahat.

Bazı güçler devreye giriyor, bunun yıkılmasını veya durdurulmasını bir şekilde engelliyor.

Bunlar güçlü sermaye grupları...

2023'ten beri defalarca mühürlendi.

Tam 10 kez mühürlendi.

Burada böyle bir yapının olması ve bunu yıkamıyor olmak acı bir şey."

Hakikaten de 2024'ün sonuna gelirken Bursa'nın göbeğindeki bu manzara sizce de utanç verici değil mi?

Şadi Başkan'ın Nilüfer Belediyesi'nin ekim ayı meclis toplantısının ikinci oturumunda rantla ilgili yaptığı çıkış da kayda değerdi.

Şunları söyledi:

"Hepimizin şunu bilmesi lazım. Bize yapılan saldırıların; bu kentin rantını yemek isteyen birtakım insanların, önlerinde bizi engel görmeleri nedeniyle bir şekilde konsantrasyon bozmaya, bizim kafamızı dağıtmaya ya da moralimizi bozmaya ya da direncimizi kırmaya yönelik saldırılar olduğunu düşünüyorum. Hangi saldırı olursa olsun başarabilirsem 5 yılın sonunda ben bu kentin rantını bu kentin halkına yedirdim demek istiyorum."

Şadi Başkan'ın ortaya koyduğu hedef şüphesiz Nilüfer için kıymetli.

Ancak bunu başarabilmek için bazı meclis üyelerine mutlaka dikkat edilmeli!

Seçimden önce verilen akademik kurul sözü bir an önce hayata geçirilmeli.

Parsel bazlı, kişiye özel plan değişiklikleri de artık sona ermeli!