O meydana 700 milyon lira gitti, Altınşehir'i de mahvetti...

Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, geçen cuma, önümüzdeki ayın ilk haftasında hizmete açılacak olan, Osmangazi Meydanı'nda bulunan Halk Lokantası'nda basın mensupları ile bir araya geldi.

Toplantıda Başkan Aydın'a yönelttiğim ilk soru seçimden önce kendisinin de gündeme getirdiği, çok konuşulan meydanın maliyetiyle ilgiliydi.

Erkan Aydın da defalarca sormasına rağmen, meydana ne kadar para harcandığına Mustafa Dündar yanıt vermemişti.

1 milyar mı, 3 milyar mı, 5 milyar mı gitmişti?

Başkan Aydın, "Tabii burası beş yılda yapılmış. İlk o 5 yıldan sonra da kamulaştırma maliyetleri olan bir yer. O günün rakamlarına göre kura baktığınızda öyle değerlendirme yapmak lazım. Yaklaşık 180 milyon lira kamulaştırma maliyeti var. 450 milyon lira civarında da inşaat maliyeti" dedi.

Şöyle devam etti:

"Dolar o zaman yaklaşık 3-4 lirayken bugün 32 lira. Güncel kur hesabını yaptığınızda zaten rakamları üç aşağı beş yukarı çıkarırsınız. Resmî kayıtlarda geçen kamulaştırma ve inşaat maliyetinin toplamı 650-700 milyon gibi görünüyor."

İlk kez bu sütunlarda duyurmuştuk...

T.C. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından Bursa için oluşturulan felaket senaryosunun ayrıntılarını.

862 bin 516'ydı; o senaryoda olası depremden sadece Osmangazi'de etkilenecek kişi sayısı.

Yani risk altında neredeyse Osmangazi'nin tamamı...

Hâliyle kentsel dönüşüm bir numaralı gündem maddesi olmalı.

Doğanbey hançeri, nepotizmin dünyadaki en müşahhas örneği DownTown ucubesi gibi yeni kent suçlarına imza atılmamalı.

Boş arsalara bina dikmenin dönüşüm olmadığı da unutulmamalı.

Mustafa Dündar dönemindeki hatalar tekrarlanmamalı.

Bunun için mutlaka akademik odalarla iş birliği kurulmalı.

Müteahhitlerin kârına değil, kamu yararına odaklanılmalı.

Bilim insanlarının uyarıları dikkate alınmalı.

Aksi takdirde orantısız yoğunluk artışlarının faydadan çok zarara yol açacağı unutulmamalı.

Başkan Aydın'a ikinci sorum acilen somut adımlar atılması gereken kentsel dönüşüm meselesiyle ilgiliydi.

Seçimden önce aslında tutumu netti.

Kentsel dönüşümde izleyecekleri anlayışı şöyle özetlemişti:

"Oranın çamur sıkıntısını, yol sorununu, çıkmaz sokaklarını yaşayan vatandaşa vereceğiz orayı güzelleştiğinde de. Orada bir rant oluşacaksa oranın sıkıntısını yaşayan vatandaş o ranttan faydalanacak. Kentsel dönüşümden gelen daireleri belediye olarak satmayacağız. Zengin Araplara vermeyeceğiz."

Aydın, toplantıdaki soruma ise şu yanıtı verdi:

"Osmangazi gri toprak olarak gösteriliyor. Gri toprak alüvyon, suyun bol olduğu, bunun yanında depremde en çok etkilenecek alan olarak gösteriliyor. İzmir Ankara yolunun altı en çok etkilenecek bölüm. Ağırlığı kentsel dönüşümde o bölgeye vermeyi planlıyoruz ama yolun üstü de çok sağlam değil. Altıparmak Çarşamba bölgesinde hem yolun altına göre daha yüksek katlar var hem de daha eski binalar var. Akademik odalar daha önceki dönemde Çarşamba Altıparmak kentsel dönüşümü ile ilgili çalışma yaptıklarını ifade ettiler. Mimarlar Odası'nı ziyaretimde bu konuyu da konuştuk. Bilimin, odaların, yerel yönetimler, sivil toplumun halkın ortak olacağı, onay vereceği projelere hazırız. Hızlı olmamız gerekiyor. Haziran ayında akademisyenlerle çalıştay yapacağız. Osmangazi'nin her yerini kentsel dönüşüme sokmanız gerekiyor. Yolun altı en riskli yer ama yolun üstünde de çok eski binalar var. Ortak akılla hızlı şekilde bu işe el atmak durumundayız."

Osmangazi Belediyesi'nin, Mustafa Dündar döneminde Kükürtlü'yle ilgili hazırladığı rant temelli plan değişikliklerine Mimarlar Odası Bursa Şubesi dava açmıştı.

Başkan Aydın; itirazları yeniden değerlendireceklerini, bazı caddelerde ticaret kullanımının revize edilebileceğini söylemişti.

İlk olarak Kükürtlü'deki çekinceler giderilmeli.

Sosyal projeler şüphesiz kıymetli.

Ancak köklü sorunlara bir an evvel çözüm üretilmeli.

Üç mahalleyi daha mahvetmiş...

Geçen perşembe bu köşede, son yıllarda korkunç bir beton talanına uğrayan yerlerden Kayapa mahallesindeki, Nilüfer Belediyesi'ne ait kamu alanında, bir inşaat firmasına beton santrali kurdurulmasına bölge sakinlerinin gösterdiği tepkiye yer vermiştik.

Yine atış serbest denilmişti!

'Tek imza'cı Başkan'ın döneminde alışık olunduğu üzere çevre ve insan sağlığı değil her zamanki gibi rant öncelenmişti.

Yazının ardından çok sayıda okuyucumuzdan mesaj geldi.

O mesajlardan biri dikkat çekiciydi.

Aynen aktarıyorum:

"Aynısı Altınşehir'in girişinde de var Yaman Bey. Altınşehir mahallesi Babylon inşaatın evlerin arasına yaptığı ve sürekli toz saçan, çevrede yaşayanların sağlığını hiçe sayan, birçok kez muhtarımız ve mahalle sakinleri tarafından belediyeye şikayette bulunulan, mühürlendi denilen ancak çalışmaya devam eden yer hakkında da haber yapar mısınız rica etsem. Bizi duymayanlar belki sizi duyar."

Ayyuka çıkan rant iddialarıyla gündemden düşmeyen eski yönetimin sizi duymaması normaldi.

Kamunun hakkını önceleyeceğini söyleyen ve bu doğrultuda cesur çıkışlar sergileyen Nilüfer'in yeni yönetimi Altınşehir'in de sesine mutlaka kulak vermeli.

Öte yandan Kayapa'yla ilgili yazıya Altınşehir Mahallesi Muhtarı Melahat Ünlü Şanal'dan da bir yorum geldi.

Şanal, video da göndererek, "Mahallemizin ortasındaki beton santrali üç mahalleyi mahvetti. Toz bulutu altındayız. Sesimizi duyan yok. Atış Yapı Babylon... Bir gecede kurdular santrali... Kaçak ve izinsiz... Nilüfer Belediyesi, Büyükşehir Belediyesi'ne bildirdik. Nafile... Güya mühürleyip işlem yapmışlar. Harıl harıl çalışıyor. 6 aydır durum bu" dedi.

Allah aşkına bu kadar pervasızlık kabul edilebilir mi?

Bursa sizin babanızın çiftliği mi?