Yaman Kaya

[email protected]

Bursa'da kamunun hakkı mı, holdinglerin karı mı?

14 Kasım 2025 Cuma, 12:19

Bu fotoğrafı geçen temmuz ayında çekmiştim...

Bursa orman yangınlarıyla boğuşurken, Orhaneli Termik Santrali bildiğiniz gibiydi!

İnternette kısa bir arama yaparsanız, şu sonuçlarla karşılaşacaksınız:

Bu santralin zehir saçtığına yönelik haberler yayınlanıyor 10 yıldan fazladır.

Konu meclis gündemine de getiriliyor, yönetilen sorular ise nedense göstermelik yanıtlarla geçiştiriliyor.

İnsan da sormadan edemiyor, 2014'te Çelikler Holding'e satılarak özelleştirilen Orhaneli Termik Santrali'nin özerkliği mi bulunuyor?

Dün bu sütunlarda Bursa'yı yok eden kirli sisteme bir kez daha değinmiş, şunları tekraren ifade etmiştik:

"Bazı holdinglerin ve fabrika sahiplerinin ayrıcalığı mı bulunuyor?

Kime, neye göre ceza kesiliyor ya da kesilmiyor?

Sözde denetimler neden herkesi kapsamıyor?

Yoksa mevcut kanun ve yönetmeliklerin dışında tabi olunması gereken farklı sistemler mi bulunuyor?

Bu sistemlere katılanlara imtiyaz mı sağlanıyor?"

Bakın...

Orhaneli Termik Santrali, Büyükşehir Belediyesi tarafından birden fazla kez mühürlenmişti.

Ancak santral mühür fekki yaparak çalışmaya devam etmişti!

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, tesisle ilgili, "İki kez oraya uyarı yaptık. Ceza kestik ve mühürledik. Ardından davacı olduk. Hala daha çalışıyor. Bu tesisin filtrasyon sisteminin tam kapasiteyle çalıştırılması gerekiyor. Orada çalışanlar düşünülüyorsa bunu yapması lazım. Termik santral Bursa'nın havasını da kirletiyor. Etrafından aldığımız toprak ve yapraklarda yaptığımız analizlerde vahim sonuçla karşılaştık. Böyle bir tesisin derhal kapatılması lazım" demişti.

Harmancık Belediye Başkanı Haşim Ali Arıkan'ın paylaşımı da dikkat çekiciydi.

Başkan Arıkan, "Bacada filtre kullanılıp kullanılmadığına siz kendi gözlerinizle karar verin. Doğa nasıl katlediliyor" demişti.

Büyükşehir tarafından mühürlenmesine rağmen kanunsuzca çalışan termik santralin kömür madeni sahasında sene başında dinamit patlatılması sonucunda bir işçi de göçük altında kalarak hayatını kaybetmişti!

Bursa'nın kamucu Milletvekili, Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, geçen yıl yine gündeme getirmişti Orhaneli Termik Santrali'ni.

Pala, meclise verdiği önergede Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un şu soruları yanıtlamasını istemişti:

"Orhaneli Termik Santrali'nin baca gazı Bakanlığınız tarafından sürekli olarak izlenmekte midir?

2015-2023 yılları ve 2024 yılı ilk altı ayında bacadan salınan gazın mevzuata göre kirletici sınır değerini aştığı gün sayısı nedir?

Termik Santrale havayı kirlettiği için 2015-2023 yılları arasında ne kadar ceza kesilmiştir? Bu cezaların ne kadarı tahsil edilmiştir?

Orhaneli Termik Santrali 2015-2023 yıllarında ve 2024 yılı ilk altı ayında Bakanlığımız tarafından kaç kez denetlenmiştir? Bu denetimlerde saptanan olumsuz bulgular nelerdir?

Bakanlığınızın Orhaneli Termik Santrali'nin havayı, yer üstü ve yeraltı sularını kirletmesinin önlenmesi için herhangi bir eylem planı var mıdır?"

Pala'nın önergesine verilen yanıt cevap niteliği taşımıyordu.

Zira yanıtta sadece santralin bahsi geçen sürelerde toplamda 25 kere denetlendiği, tespit edilen uygunsuzluklara para cezası kesildiği bildirilmişti.

Peki, bu uygunsuzluklar neydi?

Toplamda ne kadar para cezası kesildi?

Mevzuata göre kirletici sınır değerini aştığı gün sayısı neydi?

Cevap verilmemişti.

Termik santral ve atık kül barajının bulunduğu alanın ruhsatlandırılmasına dair sorumluluk Büyükşehir Belediyesi'ne aitti.

Belediyenin gelir tarifesine göre yaklaşık 25 milyon liralık ruhsat bedeli ödenmesi gerekirken çevreye zehir saçtığı bilinen firmanın ruhsatı 5 bin liralık harç ödeyerek talep ettiği iddia edildi.

Termik santrale işletme ruhsatını ise Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nün verdiği öne sürüldü.

Ruhsat meselesiyle ilgili şikâyetlerin olduğu da iddia ediliyor.

Bu iddialara ilişkin iletirlerse söz konusu kurumların değerlendirmelerini de paylaşacağım diyeyim ve konuyla ilgili gelişmeleri takip edeceğimi ekleyeyim.

Şimdilik şu sorularla yazıyı sonlandıralım:

Ortada hem kamu sağlığını hiçe sayan hem de kamuyu maddi olarak zarara uğratmaya çalışan bir tablo varken kamu görevlileri sizce nasıl refleks göstermeli?

Holdinglerden mi yoksa kamudan yana mı tutum sergilenmeli?

Yorumlar

Yazarın Diğer Yazıları

Tüm Yazılar