
Yaman Kaya
[email protected]Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde neler oluyor? Büyükşehir'de değişim sürüyor
09 Temmuz 2025 Çarşamba, 11:36Dün Başka Gazete sütunlarında haber olarak yer alan olayı sosyal medyada paylaştıktan sonra çok sayıda mesaj ve telefon aldım.
Sosyal medyaya yansıyanları özetlemek gerekirse konu şu:
Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde kopya krizi patlak verdi.
Ancak sıkıntılar kopya krizinin de ötesine geçti.
Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencilerinin final sınavı sadece kopya nedeniyle kabusa dönmedi.
Öğrencilerin aktardığına göre sene başında tarihi belli olan yılın en önemli sınavına sınav sabahı hâlâ soru gönderen hocalar oldu.
Sınav bu nedenle yaklaşık 40 dakika geç başladı.
Üstelik bu durum sınavın her iki oturumunda da yaşandı.
Büyük emeklerin sonucunu belirleyecek sınavda bazı öğrenciler ise kopya çekti.
Öğrenciler, gözetmenlerin açıkça gördükleri kopyayı sadece uyarmakla yetindiklerini iddia etti.
Kopya çeken öğrencilerden bir grup sınavı geçemeyince, sınavı geçen kopya çeken diğer öğrencileri dekanlığa şikâyet etti.
İhbarın ardından yapılan soruşturmada çok sayıda kopya grubu tespit edildi.
Öğrenciler kopya çeken sıra arkadaşlarını "Haksızlığa birlikte karşı durmamız gerekirken, bazıları pişkin pişkin kopya çektiğini övünçle anlatıyor. Böyle mi hekim olacağız? Mesleğe daha başlamadan adalet duygusunu yitirdiniz" sözleriyle eleştirdi.
"Açıkça hatalı olan bir soruya itiraz ettiğimizde, bize hiçbir bilimsel açıklama sunmadan "Derste demiştim" denilerek geçiştiriliyoruz" diyen öğrenciler hocalarına da tepki gösterdi.
Krizi duyurduktan sonra bazı öğrenciler paylaşımlarının asıl amacının yalnızca 'kopya' meselesini gündeme getirmek değil; uzun zamandır süregelen, sistematik hale gelmiş haksızlıkları ve mobbingleri görünür kılmak olduğunu kaydetti.
Ardından bir öğrenci şu mesajı gönderdi:
"Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencilerinin 2-3 Temmuz 2025 tarihlerinde yapılan final sınavı, biz öğrenciler için son derece zorlu ve öğretim yılı boyunca verilen eğitimin kapsamıyla örtüşmeyen bir şekilde hazırlanmıştır.
Saat 13.00'de başlaması gereken sınav her iki günde de türlü bahanelerle geciktirilip öğrenciler mağdur edilmiştir.
Bununla birlikte sınav esnasında gözetmenlerin bazılarının sınav salonunu bir süreliğine terk ettiği iddiaları gerekçe gösterilerek sınavın iptal edilmesi yönünde girişimler olduğunu öğrendik.
Ancak sınav güvenliği biz öğrencilerin değil, tamamen üniversite yönetiminin sorumluluğundadır.
Bizler kendi emeğimizle sınava girip geçen öğrencileriz.
Şu an sınavımızın topluca iptal edilmesi konuşuluyor bu durum yüzlerce öğrenciyi mağdur edecektir.
Kopya çeken varsa tespit edilip sadece o kişilerle ilgili işlem yapılmalıdır.
Tüm sınavın iptali, hiçbir suçu olmayan öğrencilerin emeğine büyük haksızlık olur.
Sınavımız biteli neredeyse 1 hafta olacak bu sebeple pek çok arkadaşımız şehir dışına memleketlerine döndü.
Diğer üniversitelere göre geç biten okulumuzda sınavımız iptal olursa temmuz sonunda yapılacaktır. Herkesin evinde huzurla oturduğu günlerde emeğimizle geçtiğimiz final sınavına tekrar çalışmak emeklerimizin hiç olması demektir.
Bu kararı adil bulmuyoruz ve sınavın iptal edilmemesini talep ediyoruz."
Edindiğim bilgiye göre onlarca öğrenci ve ailesi CİMER ile YÖK'e şikâyet başvuruları gerçekleştirdi.
Öğrencilere 30-31 Temmuz'da bütünlemesi olacak şekilde 21-22 temmuzda final sınavının tekrarlanmasına karar verildiği söylenmişti.
Ancak bu kararda değişiklik olabileceği belirtiliyor.
Sınavı terk eden hocaların olduğu iddiası vahim.
Kabul edilebilir de değil!
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde olan bitenin sadece kopya özelinde değil genel olarak detaylıca araştırılması gerekiyor.
Girin sosyal medyaya bakın, nedense Uludağ'da tıpta okuyan neredeyse herkes Uludağ tıptan uzak durun diyor!
Uludağ'daki tıp fakültesi öğrencilerinden bazılarıyla 19 Mart sürecinden sonra başlayan protestoları takip ederken tanışma fırsatı bulmuştum.
Sadece özgürlük talep eden bu ülkenin aydınlık ve cesur gençlerinin sesine yetkililer muhakkak kulak vermelidir.
Uludağ tıptaki yönetim krizi sona erdirilmelidir.
Yazının sonunda Büyükşehir'deki değişikliklere de değinelim.
Daha önce Başkan Mustafa Bozbey'in değişim için düğmeye bastığını söylemiştik.
Veteriner İşleri Dairesi Başkanlığı'na Veteriner Hekim Özlem Kartal atandı.
Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı olarak görev yapan Mehmet Us ise görevden alındı.
Us, Büyükşehir'de çalışmaya devam edecek ancak artık Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı olarak görev üstlenmeyecek.
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
-
CHP Bursa'da bu kez de Yıldırım karıştı! Nilüfer'den 'Neşeli Günler' mesajı...
29 Ağustos 2025 Cuma, 11:46 -
Nilüfer'in betonla yeni imtihanı!
28 Ağustos 2025 Perşembe, 11:19 -
CHP Nilüfer'de kontrolden çıkan yapı
27 Ağustos 2025 Çarşamba, 12:31 -
CHP Bursa'daki yumruklaşmanın perde arkası!
26 Ağustos 2025 Salı, 11:50 -
CHP Bursa'da değişen dengeler, Nilüfer'den Büyükşehir'e transfer
25 Ağustos 2025 Pazartesi, 12:49 -
Nilüfer'de simbiyotik kırılma, Yıldırım'da çizik, Osmangazi'de gerginlik
22 Ağustos 2025 Cuma, 11:39 -
Bursa'daki kritik alanda imar hazırlığı!
21 Ağustos 2025 Perşembe, 10:07 -
Bozbey spekülasyonu, CHP Bursa'da delege oyunu!
20 Ağustos 2025 Çarşamba, 11:07 -
Bursa'daki operasyon borsası üç kişiyle mi sınırlı? Ankara'nın bozulan planı...
19 Ağustos 2025 Salı, 10:47 -
Rantçılardan gelen saldırılar, Nilüfer'de dönen dolaplar!
18 Ağustos 2025 Pazartesi, 08:45