Selahattin Adıgüzeller
[email protected]Ayvayı yiyeceğiz!
14 Ekim 2024 Pazartesi, 09:13Bir köftemiz vardı, ona da domuz eti iftirası atıp midemizi ve zihnimizi bulandırdılar...
Soya söylentilerini çok duymuştuk fakat bu son suçlama oldukça ağır oldu...
Stadyum önündeki seyyar Tayyar'dan aldığımız baş kıymalı köftesine midelerimiz alışık da diğerlerine henüz değil!
En iyisi helal kesim!
Kıymayı kasaptan, marketten kendin al, evde kendin yap köfteni diyorlar...
Almasına alalım da dana diye sattıkları ya yurtdışından getirilen hasta angusun etiyse?
Angus olsa gene iyi emeklilikte nala takılan veya altılı ganyanı yatıran sütçü beygiri çıkmama garantisi var mıdır?
Salam, sosis, sucuk zaten "arkadaşım eşek" şarkısını söylüyor yıllardır...
Kırmızı etten vazgeçip beyaza dönsek...
Tavuk desen hormonlu Sergen! Daha horozla flörtleşemeden ergenlik çağında kesime gidiyor gözleri açık!
Gezen tavuğun ise nerelerde gezdiği hangi kümeslerde kiminle fingirdeştiği belli değil!
Köy yumurtası diye alıyorsunuz, bir bakıyorsunuz çift sarılı antibiyotik!
Etiketinde gerçek bal yazıyor, glikoz bağımlısı olmuş, çiçeğe hasret arıların ürünü çıkıyor...
Çikolata kakaosuz...
Sütler kaymaksız, kaymaklar kremasız...
Peynirlerin içinde süt yok, kaşar diye patatesi yiyoruz...
Sütün bile içinde süt yok süt ürünlerinin mi olacak?
Tereyağının yağını, kaymağını sıyırmışlar kalmış sadece bize teresi...
Tereciye tere satıyorlar!
Hele markette satılan yoğurdu Nasreddin Hoca görse, göle uğramaz yoğurt mayalamaz ömür boyu!
Hakiki sızma zeytinyağı yazıyor üzerinde etiketinin, eve gelince bir bakıyorsunuz ki eser miktarda zeytinyağının içine gerçekten sızmış çaktırmadan kanola, palm, pamuk, fındık gibi trans yağları...
Baharatlarda renk var tat-tuz yok, çünkü kırmızı toz biberi kiremit tozu, karabiberi kumdan...
Sebze ve meyveler zaten geçilmiyor, aşılı tohumdan, ilaçtan hormondan!
Tencerede bir, kilerde iki, buzdolabında üç günde bozuluyorlar...
Yerli ve milli etiketli bakliyatların menşeine bakıyorsunuz, savaşan ülkelerden dahi gönderenler var...
Gel içine sine sine pişir de ye, çoluk çocuğa yedir!
Vesselam...
Ortalık tağşişli, sahte, hormonlu yiyecek içeceklerden, ürünlerden geçilmiyor arkadaş!
Korkarım bu gidişle, güvenle yiyebileceğimiz, sağlıklı şekilde tüketeceğimiz iki ürün kalacak elimizde...
O da, ayva ile nane!
Şimdiden afiyet olsun yiyene!
ÜNAL KARDEŞİM!
Çalışkanlığı ve efendiliğiyle magazin muhabirliğinden müdürlüğüne kadar yükselmeyi başarmıştı Olay Gazetesi'nde...
Köşemde gördüğünüz fotoğrafım da onun hatırasıdır... O çekmişti birlikte çalıştığımız yıllarda...
İşine, eşine, çocuklarına aşıktı...
Bu sevgiyle direndi genç yaşında yakalandığı amansız hastalığa...
Ne yazık ki, kaybettik Ünal Özbay'ı!
Her ölüm erkendir ama seninki çok erken oldu be kardeşim...
Allah'tan rahmet diliyorum, acılı eşine, sevenlerine de sabırlar...
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
-
Yıldızlar da kayar durmaz yerinde
04 Ocak 2025 Cumartesi, 09:09 -
Gülme Vergisi gelir mi?
03 Ocak 2025 Cuma, 09:28 -
Sosyal medyada pusuya yatanlar
02 Ocak 2025 Perşembe, 09:21 -
İşte Bursa'da Yılın Kişisi
01 Ocak 2025 Çarşamba, 09:32 -
Nasıl geçti habersiz o güzelim emekliler yılı!
31 Aralık 2024 Salı, 09:19 -
Aynadaki ben...
30 Aralık 2024 Pazartesi, 09:09 -
AK Parti İl kongresinden notlar...
29 Aralık 2024 Pazar, 08:57 -
Kongrede dikkat edilecek yasaklar!
28 Aralık 2024 Cumartesi, 09:20 -
Erdoğan o müjdeyi verir mi Bursa'dan?
27 Aralık 2024 Cuma, 09:17 -
Gelecek mi? Gidecek mi?
26 Aralık 2024 Perşembe, 09:04