Pompacı Timsah!

Yıllardır yazıyor, söylüyoruz...

Bursaspor, bağışlarla, hibe ve yardım kampanyalarıyla, hatır sponsorlarıyla varlığını sürdüremez, borçlarını ödeyemez...

Mali sorunların olduğu yerde sportif başarı da gelmez!

Kendi yağıyla kavrulacak, devlete, yerel yönetimlere, kentin zenginlerine, yöneticilerine el açmayacak kadar kalıcı gelir getirici projeler üretilmesi şart!

Bunu, takım Süper Lig'deyken de savunuyorduk, alt liglere düştüğünde de!

Bu konuda önüne altın fırsatlar da çıktı fakat dönemin bazı yöneticilerinin basiretsizliği, bazılarının keseri kendine yontması yüzünden, güzelim fırsatlar heba oldu.

Yoksa o tarih kokan Atatürk Stadyumu yıkılır mıydı?

Bursa'nın göbeğindeki para basan otoparkları elinden gider miydi?

Değerli arazileri, dükkanları haraç-mezat satılır mıydı?

Bu satışlara rağmen borcu azalacağına katlanıyor, aynı ülkemizin durumu gibi!

İşte en son kulübe ait, Yakın Çevre Yolu'ndaki üzerinde akaryakıt istasyonu ve dükkanların bulunduğu arazi, geçtiğimiz günlerde icra yoluyla satılmak zorunda kaldı.

Bu satıştan elde edilen toplam 187 milyon liralık gelirin tek kuruşu kulübün kasasına girmeden alacaklılara gidecekmiş...

Ne kadar acı değil mi?

Peki bitecek mi borç, bitmeyecek elbette...

Başkan Enes Çelik açıkladı, yıllık 5 milyon liralık geliri haciz altındaymış kulübün...

Hiçbir geliri olmayan 3. Lig takımı için bu büyük bir rakam...

Bir yandan bu ekonomik gerçeklerle mücadele etmek, bir yandan da şampiyonluk yaşadığı Süper Lige geri dönme hedefi doğrultusunda, iddialı bir takım oluşturmak, kolay değil.

Bursaspor'u menfaat kulübüne döndüren geçmiş yönetimlerin beceriksizliklerinin ve ticari kurnazlıklarının bedelini Bursa kenti ödüyor ne yazık ki!

O nedenle;

Geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediye Meclisi'nden tartışmalı bir şekilde geçen Özlüce İbrahim Yazıcı Tesislerinin içinde bulunduğu araziye benzinlik ruhsatı verilmesi kararına temkinli yaklaşanlara hak veriyorum...

Özlüce Tesisleri, Bursaspor'un yıkılan stadından sonra elinde kalan son kalesidir!

Nilüfer'in de yeşil mirasından kalan en nadide bölgesidir!

Gerçekten kalıcı gelir getirecekse benzin istasyonu değil petrol kuyusu açılsın ama yarın diğerleri gibi onun arazisi de başka amaçlarla elden gider, kulüp buradan da çırak çıkarsa, üzülürüz...

Kulübün hakkını kimseye yedirmeme sözü veren Enes Başkan ve yönetimin, Büyükşehir Belediye Meclisi'nin tüm üyelerinin, bu konudaki iyi niyetlerinden, Bursaspor sevgilerinden asla şüphemiz yok!

Fakat, bu şehirde Bursaspor'un yeşili kadar, betonun, doların yeşiline saplantı derecesinde aşık olanların çok olduğu gerçeği de ürkütmüyor değil, kenti ve timsahı sevenleri!

Özlüce ilgili kararı değerlendirirken bu hassasiyeti de göz ardı etmeyelim lütfen...

Bursaspor'u bir daha değil benzinlik yeri vermek, Gabar petrollerine ortak yapsak, kurtaramayız sonra!

Sahaya, pompacılarla çıkmak zorunda kalmayalım!