Yaman Kaya

[email protected]

Bursa ağır cezada 200 kişi neden hakim karşısına çıktı?

25 Haziran 2025 Çarşamba, 13:06

Büyükşehir Belediyesi'nin altyapı kuruluşu olan Bursa Su ve Kanalizasyon İdaresi (BUSKİ) hayli sıkıntılı iddialarla uzun süre kamuoyunun gündeminden düşmedi.

Vurgun zanlısının para gönderdiği hesapları karıştırmasından sonra büyük bir yolsuzluk skandalı patlak vermişti.

BUSKİ'deki vurgun iddiaya göre sahte belgelerle vatandaşların banka hesaplarına para transferleri yapılarak gerçekleştirilmişti.

Hesapları karıştıran vurgun zanlısının para gönderdiği bir vatandaşın, kendisine gelen parayı iade etmesinin ardından yapılan ihbarla ortaya çıkan skandalda müfettiş incelemesi doğrultusunda yargı sürecine geçilmişti.

Dosya kapsamında 4 kişi tutukluydu.

Mustafa Bozbey'in Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na seçildikten hemen sonra verdiği talimatla çok sayıda evrak hukuk ekibi tarafından titizlikle incelendi.

O araştırmalar milyonlarca liralık vurgunu sadece dört kişinin gerçekleştirmediğini gözler önüne serdi.

İddiaya göre senelerce süren vurgun zincirinde yaklaşık 800 işlemle Türkiye'nin dört bir yanındaki 600 kişiye para aktarımı yapılarak BUSKİ'nin yani Bursa'nın yani halkın 69 milyon lirası birilerinin cebine gönderildi!

Gaziantep, İstanbul, Zonguldak, Kırklareli, İzmir, Düzce'den kişilerin dosyada yer aldığı davayı BUSKİ'nin avukatı Deniz Baykal takip ediyor.

Baykal, yaptığımız görüşmede, geçen hafta Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 200 kişinin sanık sıfatıyla hakim karşısına çıktığını sabah 9'dan akşam 18.30'a kadar ifadelerin alındığını kaydetti.

Şehir dışında olan zanlılara talimat yazılacağını, adresleri tespit edilemeyen şüpheliler bulunduğunu da ekledi.

Edinilen bilgilere göre vurgunun organize şeması netleşti.

Şunu da söyleyeyim:

Para transferlerinin gerçekleştirildiği kişilere aradan geçen süre zarfında açılan davalar ve icra takipleriyle BUSKİ'nin kurtarılan parası 10 milyonun üzerine çıktı.

BUSKİ'yle başladık BUSKİ'yle devam edelim.

Bursa'da bugünlerde su fiyatlarına zam yapılması üzerinden sürdürülen tartışmalar var malum.

Belediye su fiyatlarında artış gerçekleştirmek istiyor zira BUSKİ sadece vurgunlarla değil dövizle borçlandırıldığı için de batmış vaziyette.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, geçen ay BUSKİ'nin borcunun 11,8 milyara çıktığını açıklamış, yıl sonuna kadar ise bu borcun 25 milyar liraya çıkacağını hatırlatmıştı.

Borcun yüzde 75'i dövize dayalı.

Bozbey, "Dövizin her bir lira artışında BUSKİ'nin borcu 350 milyon lira civarında yükseliyor" da demişti.

Euro kuru geçen ayın sonunda 44,50 dolaylarındaydı.

Bugün ise 46 liranın üzerine çıktı!

BUSKİ'nin borcu yine katlandı!

Enflasyonda reel artışın yüzde kaç seviyesinde olduğunu ise herhâlde sayılarla ifade etmemize gerek yok.

Çünkü bu satırları okuyan herkes geçen yıl ile bu yıl arasında hatta dün ve bugün arasında neyin ne kadar zamlandığını mutfağından, market poşetinden, faturasından gayet iyi biliyor.

Bir türlü kontrol altına alınamayan enflasyon BUSKİ'nin temel girdi maliyetlerini ise son bir yılda yüzde 150 oranında artırdı.

Bu arada dün açıklanan verilere göre Bursa'nın sadece 100 günlük su rezervi kaldı.

Hem tüketimin azaltılması hem de su yatırımlarının bir an evvel tamamlanması gerekiyor.

Dün BUSKİ Genel Kurulu tartışmalı anlara sahne oldu.

Geçen ay yapılan ilk oturumda su zammına hayır diyen Cumhur İttifakı adına konuşan Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ikinci oturuma Başkan Bozbey'in Sayıştay 'tehdidi' nedeniyle katılmayacaklarını söylemişti.

Dün 16.00'da başlaması gereken genel kurulda 16.15 sularında yoklamaya geçildi.

Yoklama alındığı esnada içeriye giren Başkan Yılmaz sert sözlerle kendileri olmadan yoklama alındığını öne sürerek duruma tepki gösterdi.

Dün BUSKİ Genel Kurulu'nu da meclisi de CHP örgütünde donanımı ve duruşuyla dikkat çeken isimlerden Büyükşehir Grup Sözcüsü Yücel Akbulut yönetti.

Akbulut, Başkan Yılmaz'a oturuma katılabileceklerini, yoklamanın bitmediğini ifade etse de Cumhur İttifakı salonu terk etti.

Şimdi...

Önce Sayıştay tehdidi meselesine bir bakalım:

Meclis üyeleri, meclis çalışmalarına katıldıkları sürece kamu görevlisi sayılıyor.

Sayıştay ise kamu kurumlarının harcamalarını ve mali işlemlerini denetliyor.

Başkan Bozbey, ilk oturumda zam kararı alınmazsa konuyu Sayıştay ile paylaşacağını dile getirmişti.

Bundan daha doğal ne olabilir ki?

Sayıştay, BUSKİ bu hâldeyken neden su fiyatını yükseltmediniz diye sorduğunda hangi yanıtın verilmesi bekleniyor ki?

Bozbey'in açıklamasının tehdit olarak nitelendirilmesi pek anlaşılır değil.

Bir belediye başkanının Sayıştay'a durumu raporlaması tehditle mi açıklanabilir, yoksa bu şeffaf yönetim anlayışının bir gereği midir?

Yaptığınızdan eminseniz...

Siyasi saiklerle, keyfi biçimde zamma engel olmuyorsanız...

Sayıştay denetçileri, kurumun gelirlerinin artırılmasına engel olarak kamu zararı doğurdunuz demez.

Yaptığınızdan eminseniz kimse sizi Sayıştay ile tehdit falan edemez yani!

Ayrıca Sayıştay, seçilmiş belediye meclis üyelerinin siyasi tercihlerini veya oylarını doğrudan denetleyip yargılama yetkisine de sahip değil.

Sayıştay raporu doğrultusunda Türk Ceza Kanunu (TCK) devreye girebilir, o ayrı tabii ki!

Ancak yaptığınızdan eminseniz, TCK'dan da endişe etmezsiniz.

BUSKİ'de belediyenin yapmak istediği zam 12 metreküp kullanıma yüzde 52 oranında.

Ticari dışı kullanımda hane halkına yapılacak zam bu.

Yüzde 93'lük zam 18 metreküp kullanıma, yüzde 100'lük zam ise 25 metreküp kullanıma gelecek.

Belediye BUSKİ geçen dönem batırıldığı için zam yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtirken Cumhur İttifakı söylemlere bakarsak BUSKİ'nin mali bozukluğunu Bozbey'in göreve gelir gelmez yaptığı yüzde 25'lik indirime bağlıyor.

Tam da bu noktada o indirimi meclisin oy birliği ile yaptığını hatırlatmak gerekiyor.

O indirimin hatalı olduğu düşünülüyor ise karara bugün zamma karşı çıkan meclis üyelerinin de el kaldırdığı unutulmamalıdır.

Kaldı ki Başkan Bozbey mecliste "BUSKİ'nin durumunu öğrendikçe, geçmişte yapılan hataların vahim sonuçları ortaya çıktıkça "Evet yanlış yapmışız" dedik. Bunu daha önceden de kamuoyuna söyledim" demiş, öz eleştiri de gerçekleştirmiştir.

Şuna da belirtelim:

BUSKİ'nin mali yapısının bozulması yüzde 25'lik oy birliği ile alınan karara bağlanıyor ya ondan burası önemli:

Benzer bir 'indirim' 2024'ün şubat ayında yani yerel seçime sadece bir ay kala yapılmıştı.

Mesken abonelerinde 0-12 metreküp olarak uygulanan 1. kademe aralığının 0-18 metreküp şeklinde uygulanması Eski Başkan Alinur Aktaş'ın verdiği önergeyle yine oy birliği ile kararlaştırılmıştı.

Meclis kararları ortadadır.

Bursa'da suya zam ilk kez yapılmamaktadır.

Peki; vurgunlar, dövizle borçlanmalar ortadayken eskiden Büyükşehir Belediyesi'ni finansal olarak destekleyen bir kurum olan BUSKİ'deki bu bataklık kimin mirasıdır?

Ülkede iğneden ipliğe neredeyse her şey her gün zamlanırken bir tek CHP'li Büyükşehir Belediyesi'nin su zammına karşı çıkarak BUSKİ'yi ve Büyükşehir'i biraz daha 'silkelemek' kamunun yararına mıdır?

Yorumlar

Yazarın Diğer Yazıları

Tüm Yazılar