Bursa'nın çok tartışılan müdürlüğüne neşter! İşleri karıştıran nereye gitti?

Bursa'nın hem çevre hem de şehircilik özelinde uzun süredir kelimenin tam anlamıyla felaketi yaşadığına defalarca değindik bu sütunlarda.

Sayısız kent suçu işlenen...

Fahiş emsalli inşaatlarla neredeyse her yeri talan edilen Bursa'da bilhassa Nilüfer'de milyarlarca liralık yolsuzluğa imza atılmıştı pervasızca.

Durum o kadar vahim bir hâle gelmişti ki yapı denetimsiz yükselen koca bloklar dahi çıkmıştı karşımıza.

Mevcut kanun ve yönetmeliklere aykırı bunca yapı inşa edilirken sıkıntılı iddialarla gündemden hiç düşmeyen Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri olan biteni hangi gerekçeyle seyretmişti?

Çevredeki durum da şehircilikteki kadar rezildi.

Kaçak üretim tesislerinin, bungalovların tarım alanlarını işgali hiç hız kesmedi!

Fabrikaların bacaları ölüm saçarken...

Bursalılar her gün zehir solurken...

Su kaynakları hoyratça yok edilirken...

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi'ne (CİMER) yapılan başvurular bile umursanmamıştı!

Samanlı Deresi'nin içler acısı hali ortadayken...

Nilüfer Çayı'nda canlı yaşamı sona ermişken...

Zehir akan derelere kamuoyuyla dalga geçer gibi temiz raporu verilebilmişti!

Yazılarımızı takip edenler aşağıdaki soruları defalarca gündeme getirdiğimizi biliyor:

"Bazı holdinglerin ve fabrika sahiplerinin ayrıcalığı mı bulunuyor?

Kime, neye göre ceza kesiliyor ya da kesilmiyor?

Sözde denetimler neden herkesi kapsamıyor?

Yoksa mevcut kanun ve yönetmeliklerin dışında tabi olunması gereken farklı sistemler mi bulunuyor?

Bu sistemlere katılanlara imtiyaz mı sağlanıyor?"

Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi'nin Eylül ayı birinci oturumunda Başkan Mustafa Bozbey ne demişti, hatırlayalım şimdi:

"İnegöl, Kestel, Gürsu, Yıldırım, Osmangazi, Nilüfer, Kayapa'da dahi vatandaşlarımız gece penceresini açamıyor. Yetkilileri göreve davet ediyorum. Biz insanız, aynı havayı soluyoruz. Soluduğumuz kirli hava yüzünden hasta olmak istemiyoruz. Lütfen müdahale edin! Atık yakan tesisleri ilgili bakanlığın müdürlükleri biliyor! Lütfen oralarda anlık tespitleri Dünya Sağlık Örgütü'nün normlarına göre yapsınlar. Bunu gerçekten bekliyoruz."

Filtre testi meselesini...

Adres gösterilen çevre danışmanlık şirketini...

Sıkıntılı iddiaların duyurmuştuk hepsini.

Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol'un şu sözleri aslında yaşananların özeti gibiydi:

"Bursa'da net her şey ortada. Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü işini doğru yapsa bu sıkıntıları yaşamayız. Bizim bu mücadelemizden sonra bir müdür yardımcısı istifa etti. Geçen hafta emekliliğe ayrıldı, istifasını verdi. Mücadelemizden sonra bir değişiklik olduğu belli. Bir şeylerle mücadele edince birileri geri adım atıyor. Bütün işleri de zaten o arkadaş karıştırıyormuş."

Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nde göz yumulan işler partilerüstü bir mesele hâline gelmişti gördüğünüz gibi.

Çevre ve şehircilik özelinde felaketi yaşayan, kent suçu rekoru kırılan, usulsüz inşaatların başkenti hâline getirilen Bursa'da Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü görevini vekaleten sürdüren Mehmet Ersan Aytaç'ın dün görevden alındığı iddia edildi.

Aytaç'ın yerine Hayrettin Eldemir'in atandığı söylendi.

Mimar olan Eldemir, Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu Başkanı'ydı.

Her iki ismi de bugün aradım.

Her iki isim de kendilerine henüz resmî bir tebligat yapılmadığını söyledi.

Her iki isim de Ankara'nın vereceği her karara hazır olduklarını belirtti.

Bakalım beklenen değişim geç de olsa gerçekleşecek mi?

Vekaleten görevini sürdüren Aytaç sürecin sonunda asaleten atanırsa ona da şaşırmamak gerekli!

Müdür değişikliği haberinin kamuoyuna; AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan'ın; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'u milletvekilleri ve belediye başkanları ile ziyaretinden sonra yansıdığını da belirtelim.

Bu ziyaretten sonra müdürlüğe neşter vurma kararının alındığının söylendiğini ekleyelim.

Bu arada...

Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol'un işleri karıştırıyor dediği emekliliğe ayrılan müdür yardımcısının kapağı bir çevre danışmanlık şirketine attığı öne sürülüyor.

Kamu görevlilerinin ayrıldıkları kuruma, idareye karşı görev almaları yasal mı sorusu şimdilik şöyle dursun da etik mi?

Tanrı bolluk içindekileri doyursun diye boşuna dememiş Halil Cibran değil mi?

Bursa Valiliği Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nde hâlâ görevde olan dışarıdaki çevre danışmanlık şirketleriyle irtibatlı başkaları da var mı peki?