Büyükşehir'e de resmi yazı yollandı! Bursa'nın külliyen kaçak villaları yıkılacak mı?

Son 5 yılda tek imza ile sayısız kent suçu işlenen, imar yolsuzluklarının başkenti hâline getirilen Nilüfer'de; tarım arazilerini, ormanı işgal eden bungalovların, kaçak sanayi ve depolama alanlarının, villaların sayısı da malum rekor düzeyde.

Alaaddinbey, Ürünlü, Tahtalı, Yaylacık başta olmak üzere çok sayıda mahallede bu şehre saplanan hançerlerin benzersiz örnekleri mevcut hem de yüzlerce...

Durumu farksız değil nefesi kesilen Dağyenice'nin de.

Üstelik bu bölgedeki pervasızlık ne yazık ki farklı bir seviyede!

Hatırlıyor musunuz daha önce gündeme getirdiğimiz Dağyenice'deki Akçaalan mevkinde bulunan kaçak villaları...

102 ada 8 parselde yer alan, niteliği tarla olan 5.178,67 metrekarelik tarım alanında, uygulama imar planı olmadan kaçak villalar dikilmişti.

Turgay Erdem döneminin Nilüfer Belediyesi...

Bursa Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkilileri bu külliyen kaçak villaları dikilirken ne hikmetse seyretmişti.

Yeri gelmişken şu soruları Bursa İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Acar'a tekrar sormamız gerekli...

Bu kez yanıt verir belki:

"Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nde Nilüfer bölgesinde yer alan tarım alanlarını işgal eden 100'den fazla kaçak yapıyla ilgili tutanaklar var mı?

Bu tutanaklarla ilgili bir ay içinde işlem yapıldı mı?

Yoksa işlem yapılan kaçak yapı sayısı sıfır mı?

Nilüfer'in nedir diğer ilçelerden farkı?"

Dağyenice'deki söz konusu kaçak villalarla ilgili bu kentin vicdanı olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası Bursa Şubesi harekete geçti.

Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne resmî yazıyla kaçak yapı ihbarı gerçekleştirildi.

Mimarlar Odası Bursa Şubesi'nden Büyükşehir'e gönderilen yazıda yer alan ifadeler ibretlikti:

"Söz konusu parsel tarla niteliği taşımaktadır ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı mevcut olmamasına rağmen; bu parselde kaçak yapılaşma olduğu tespit edilmiştir.

09.05.1985 tarihli Resmî Gazete'de yayınlanan İmar Kanunu'nun 20. maddesinde, kişilerin tapulu parsellerindeki yapılar hakkında "İmar planı, yönetmelik, ruhsat ve eklerine uygun olarak yapılabilir" ifadesi bulunmaktadır.

İmar Kanunu'nun 21. maddesinde bir yapının inşası için yapı ruhsatının bulunmasının mecburi olduğu belirtilmiştir.

Ayrıca İmar Kanunu'nun 22. maddesinde, yapı sahiplerinin yapı ruhsatı almasına ve yasalara uygun olarak yapılaşılmasına yönelik düzenlemelere gidilmiştir.

Diğer yandan, Planlı Alanlar Yönetmeliği'nin "Yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin esaslar" başlıklı maddesinde; "Proje hazırlanması, yapı ruhsatı ve arazi düzenlemesine ilişkin uygulamalar bu Yönetmelik ile Bakanlıkça çıkarılan diğer imara ilişkin yönetmeliklerde yer alan tanımlara göre gerçekleştirilir" ifadesi yer almaktadır.

Buna paralel olarak Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliği de, yapı ruhsatına ilişkin benzer hükümler içermektedir.

Bahsi geçen parsel yapılaşma öncesinde tarla olup tarım alanında kalmaktadır ve imar planına dahil edilmemiştir.

Aynı şekilde günümüzde de hâlâ tarla niteliği taşıyan bir parseldir.

Bu yapılaşmaların durdurulmaması nedeniyle şehrimizin tarım alanlarında kaçak yapılaşmaların hızla arttığı görülmektedir.

Bu değerlendirmeler neticesinde; şehrimizde günden güne azalan tarla niteliğindeki parsellerinin korunması ve tarım sürdürülebilirliğinin sağlanması gerektiğini düşünmekteyiz.

Parsel üzerine inşa edilen yapıya ilişkin görseller ve imar durumu ekte yer almaktadır.

102 ada, 8 parselde inşa edilmiş olan yapılaşma hakkındaki incelememizi şubemiz olarak tarafınıza bildirir, tarafınızca değerlendirilmesini ve gereğinin yapılmasını arz ederiz."

Başka söze gerek var mı?

Bilmiyoruz...

Eski Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, "Tiny House adı verilen taşınabilir tekerlekli evler tarım alanlarımızı âdeta istila ediyor. Taşınabilir tekerlekli evlerin kurulduğu verimli topraklara atılan beton, ülkenin geleceğine ihanet" sözleriyle kaçak yapılara savaş açmıştı.

Mudanya'da, Nilüfer Fadıllı'da bazı yıkımlar yapıldı.

Diğer lokasyonlarda da hazırlıklar tamamlandı.

Ancak Demirtaş'ın Emniyet Genel Müdürlüğü görevine atanmasıyla süreç şimdilik duraksamış olsa da edindiğim bilgiye göre Bursa Valiliği'ne atanan Erol Ayyıldız da Mahmut Demirtaş'ın tarım alanlarını işgal eden kaçak yapılara karşı gösterdiği hassasiyeti sürdürmekte kararlı.

Bu hususta Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey'in duruşunun da hayli net olduğu unutulmamalı.

Başkan Bozbey, kısa süre önce "Elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Sorumluluk alıp, irade gösterip sonuca ulaşmalıyız. Kaçak yapılar konusunda özellikle ilçe belediyelerimize ne zaman isterlerse yıkım için destek ekibi göndereceğiz. Kaçak yapıya göz yummak orada yaşayanın ölümüne göz yummak anlamına gelmektedir. Bu kent başıboş değil. Kentin sahibi Bursa halkıdır" açıklamasını yapmıştı.

Nilüfer'de yeni bir dönem başlatan, "Tarım alanlarına çivi çaktırmayacağım" diyerek yıkımlar da yapan Başkan Şadi Özdemir'in kamudan yana olan tavrı da son derece kararlı açıkçası.

Ankara uzantılı farklı yapılanmalar bu kente daha fazla zarar vermemeli.

Beton rantından beslenen, çeteleşen grupların devlete meydan okumasına müsaade edilmemeli.

Bursa'da ne Dağyenice'nin ne de başka herhangi bir yerin nefesi artık daha fazla kesilmemeli!

Külliyen kaçak yapıların ortadan kaldırılması için tüm kent dinamikleri derhâl sorumluluklarının gereğini yerine getirmeli.